19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5376 Karar No: 2017/9305 Karar Tarihi: 07.11.2017
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/5376 Esas 2017/9305 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2016/5376 E. , 2017/9305 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanıkların üzerine atılı bulunan İİK"nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun; "Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, “1-)Mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, 2-)Telef ederek 3-)Kıymetten düşürerek, 4-)Hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek, 5-) Asıl olmayan borçlar ikrar ederek; Mevcudunu suni surette eksiltirse” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da ( alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağının yerleşik uygulamalarda benimsenmiş olması, somut olayımızda; müşteki tarafın, sanık ...’in kendi adına kayıtlı taşınmazını, ...’a alacaklılarını zarara uğratmak amacıyla devrettiğini iddia etmesi karşısında, 1-Sanıkların üzerine atılı suçun oluşumu için aciz belgesinin alınması zorunlu olmayıp alacaklının alacağını alamadığını ispat etmesi halinde de suçun oluşabileceği gözetilmeden ve eyleme konu taşınmazın, üçüncü şahsa devrinin, alacaklıları zarara uğratmak amacıyla yapılıp yapılmadığının tespiti açısından ,satım sözleşmesi getirtilip ,satın alan şahısta dinlenip ve eyleme konu taşınmazın devir tarihindeki değeri ile gerçek değeri arasında fahiş fark olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan, 2-Borçlu şirket hakkında yapılan icra takibinde alacaklı tarafından bir kısım taşınmaz ve araçlar üzerine haciz konulduğu, ancak eyleme konu taşınmaz ve araçlar üzerine daha önceden işlenmiş başka hacizlerin bulunması nedeniyle taşınmazın suç tarihindeki değeri tespit edilip üzerindeki diğer hacizlerin karşılanmasından sonra belirli bir meblağ kalıp kalmadığı belirlenmeden, eksik kovuşturmayla yetinilerek yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 07.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.