MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın vekaletnameli avukatı bulunması karşısında Tebligat Kanunu"nun 11. maddesine göre vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği halde asile yapıldığı, ancak öğrenme üzerine katılan vekili tarafından verilen temyiz dilekçesinin süresinde olduğunun kabulüyle yapılan incelemede;
Sanıkların daha önce müştekinin aracındaki çantası içinden çalınan çeklerden suça konu çeki sahte olarak düzenleyip bankaya ibraz ettikleri ve yakalandıkları, bu suretle atılı suçlardan cezalandırılmaları gerektiği iddia edilen olayda;
Gerçekliğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, çekteki yazıların ve imzaların sanıklara ait olup olmadığının bilirkişi tarafından tespitinden ve sanık ..." nın sanık ..." ye aralarındaki ticari ilişkiden dolayı suça konu çeki verip menfaat sağladığından sanık ..." ye katılma hakkının hatırlatılmasından sonra sonucuna göre hukuki durumun tayin ve takdir edilmesinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.