Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16682
Karar No: 2015/3650
Karar Tarihi: 09.04.2015

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/16682 Esas 2015/3650 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2014/16682 E.  ,  2015/3650 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu ... metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak sureti ile tespit edilmiştir. Davacılar ... tarafından davalı Hazine aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tapu iptali ve tescil davası davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle görevsizlik kararı verilerek Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Yine temyize konu 76 ve 310 parsel sayılı 241.500 ve 20.500 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı nedeni ile davalı Hazine adına tespit edilmiş, itirazı Kadastro Komisyonunca reddedilen davacılar ... vergi kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlar, 187 parsel sayılı 81.750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeni ile davalı-davacı Hazine adına tespit edilmiş, itirazları kadastro komisyonunca kısmen kabul edilen davacılar ... ve ... vergi kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, davacı Hazine de tapu kaydına dayanarak taşınmazın tamamının adlarına tescili istemi ile dava açmışlar, 273 parsel sayılı 33.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeni ile davacı Hazine adına tespit edilmiş, davalılar ...’in itirazının Kadastro Komisyonunca kabul edilmesi üzerine davalılar adına tespit ve tesciline karar verilmiş, davacı Hazine tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanakları ile tüm dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacılar ...’in davasının kısmen kabulü ile; ... parsel sayılı taşınmazların vergi kayıtlarına göre payları da gösterilmek sureti ile ... mirasçıları adına, 31, 67 ve 143 parsel sayılı taşınmazların zilyetliğe dayanılarak payları da gösterilmek sureti ile ... mirasçıları adına, 37, 66, 96, 124 ve 162 parsel sayılı taşınmazların zilyetliğe dayalı olarak payları da gösterilmek sureti ile ... mirasçıları adına,
    davacılar ...’in davalarının kısmen kabulü ile 76 ve 310 parsel sayılı taşınmazların eşit paylarla Hazine, ... ile ... mirasçıları adına tesciline, 187 parsel hakkında davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, taşınmazın eşit paylarla Hazine ve ... adına tesciline, 273 parsel hakkındaki davacı Hazinenin davasının reddine, taşınmazın vergi kaydına istinaden payları da gösterilmek sureti ile davalılar ..., ... ile ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazlarda davacı taraflar yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği, davacıların dayandıkları vergi kayıtlarının miktar olarak taşınmazlara uymadığı, ancak hudutları itibari ile taşınmaza uyan ancak miktar olarak uymayan vergi kayıtlarının tutulmasından devletin sorumlu olduğu gerekçeleri ile temyize konu olan parseller yönünden davaların kabulü yönünde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacılar ... dava konusu ettikleri 3, 4, 16, 61, 62, 109, 142, 218, 221, 224 ve 301, 107, 261 ve 263 parsel sayılı taşınmazlar yönünden vergi kayıtlarına dayanmışlar, 31, 37, 96, 143, 66, 67, 124 ve 162 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise sadece kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmışlardır. Davacılar ... ve müşterekleri ise dava konusu ettikleri 76, 187, 273 ve 310 parseller yönünden miras bırakanları ... adına kayıtlı olan vergi kayıtlarına dayanmışlardır. Dava konusu taşınmazların tamamı toprak tevzi çalışmaları sırasında zilyetlerince ibraz edilen vergi ve tapu kayıtlarının gayri sabit hudutlu oldukları ve miktar fazlalıklarının zaman içinde meradan açılmak sureti ile oluştuğu belirtilmek sureti ile Hazine adına tapuya bağlanmıştır. Gerek davacılar ... gerekse davacılar ... ve müşterekleri tarafından dayanak olarak ileri sürülen vergi kayıtlarının tamamında “hali, sırt ve hendek” olarak okunan ve genişletilmeye elverişli olan sınırların bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece vergi kayıtlarının özellikle hali ve sırt sınırı itibarı ile değişebilir sınırlı olduğu göz önüne alınarak, sabit sınırlardan başlanmak suretiyle miktarları ile kapsamlarının tayin edileceği, kayıt miktarı dışında kalan bölümler yönünden ise 14. madde koşullarının aranacağı göz önünde bulundurulmadığı gibi davacılar ..."in 107 parsel için dayandıkları 1938 tarih ve 30 nolu vergi kaydının kadastro sırasında 108 parsele uygulandığı ve bu parselin davacılar adına kesinleştiği, yine 261 parsel için dayandıkları 1938 tarih ve 87 nolu vergi kaydının 264 parsele uygulandığı ve 264 parselin davacılar adına kesinleştiği, 263 parsel için dayandıkları 1938 tarih ve 80 nolu vergi kaydının ise 233 parsele uygulanıp yine bu parselin de davacılar adına kesinleştiği göz önünde bulundurulmaksızın dava konusu 107, 261 ve 263 parsellerin de bu vergi kayıtlarına dayanılarak yine davacı taraf adına tesciline karar verildiği, mahkemece yapılan hatalı kayıt uygulamasının sonucu olarak da 14. maddede öngörülen belgesiz limitinin çok fazla aşıldığı anlaşılmıştır. Belirtmelik tutanaklarında taşınmazların meradan sökülerek açıldığı belirtilmiş olup Hazine adına bu nedenle tapu kaydı oluştuğuna göre taşınmazların öncesinde mera olup olmadıkları yönünden de araştırma yapılması gerekirken bu husus da göz önünde bulundurulmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen ve komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişi kurulu ile taraf tanıkları ve üç kişilik zirai bilirkişi kurulu refakate alınarak yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davacıların dayandıkları kayıtlar tüm sınırları itibari ile taşınmazlara uygulanmalı, bilirkişi ve tanıklarca gösterilecek olan sınırlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli, böylelikle değişebilir sınırlı vergi kayıtlarının kapsamı sabit sınırlardan başlanmak suretiyle miktarına göre belirlenmelidir. Yerel bilirkişi ve tanıkların kayıtların uygulanmasına ilişkin beyanlarının zemine uygunluğu, komşu parsellere ait tutanakların edinme sebepleri ve dayanaklarıyla denetlenmelidir. Ayrıca keşif sırasında
    dinlenecek yerel bilirkişi kurulu, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarından taşınmazların geçmişte kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların öncesinin kadim mera olup olmadığı, taşınmazların meradan açılıp açılmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, uzman ziraatçi bilirkişi kurulundan arazinin niteliği, toprak yapısı, taşınmazların öncesinin mera olup olmadığı konusunda bilimsel verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır. Yukarıda belitilen şekilde yapılacak uygulama ile vergi kayıt kapsamı belirlendikten sonra ise miktar fazlası olan kısımlar yönünden 14. maddede öngörülen 40-100 dönüm limiti yönünden gerekli araştırmalar yapılmalı, edinme koşullarının gerçekleştiği sonucuna varılması halinde mahkemece davacılara 21. madde gereğince tercih hakları hatırlatılarak miktar kısıtlamasına uygun olarak belirlenecek ayrı ayrı 100 dönümün davacılar adına tesciline, limiti aşan bölümler yönünden ise bu bölümlerin Hazine adına tesciline karar verileceği düşünülmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı-davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle, hükmün BOZULMASINA, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi