Davacı, davalı işveren nezdinde 1.7.1995-29.3.2003 tarihleri arasında çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Davacı, davalıya işyerinde, 1.7.1995-29.3.2003 tarihleri arasında çalıştığının tesbitini istemiştir. Mahkemece, istem yazılı şekilde hüküm altına alınmış ise de, bu sonuç eksik incelemeye dayalı olduğundan usul ve yasaya uygun değildir. Gerçekten bu tür tesbite yönelik davalıların Kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı, 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesi olan bu tür davalarda özellikle davacı-işçinin çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa, işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı Kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli ve dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışan işyerinde kayıtlı bordro tanıkları ya da komşu ve yakın işyerlerinde çalışan kayıtlı tanıklar olması sağlanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Somut olayda ise, yukarıda açıklanan tüm hususlarda inceleme yapılmadığı, gibi tesbit kararı verilen dönemlere ilişkin dinlenen tanıklarının kayıtlı işyeri tanıkları olmadığı gibi komşu ya da yakın işyerlerinin bordrolarında kayıtlı dönem tanıkları olmadıklarıda anlaşılmıştır. Mahkemece yapılacak iş; davalıya ait işyerinin kapsamı ve işyerinin SSK’da bulunan dosyası ile işyerinden verilen dönem bordoları istenerek kayıtlı işyeri dönem bordo tanıkları dinlenilmeli,kayıtlı işyeri tanığı yoksa , gerektiğinde zabıta marifeti ile, davalı işyerinin dava konusu edilen dönemlere ait komşu işyerleri tesbit edilerek, bu komşu ya da yakın işyerlerinde aynı dönelerde çalışan kayıtlı-bordro tanıkları yöntemince dinlenilerek, oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Söz konusu fiili ve hukuki gerekçeler ve özellikle 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesi hükümleri dikkate alınmadan eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı Murtaza Saygısever"e iadesine, 3.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.