Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/954
Karar No: 2007/21369
Karar Tarihi: 29.11.2006

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/954 Esas 2007/21369 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/954 E.  ,  2007/21369 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya 2. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 27/12/2006
    NUMARASI : 2006/173-2006/158

    Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    Davacı kendisine ve çocuklarına 2926 sayılı Yasa ya göre yersiz ödenen ölüm aylıklarından dolayı davalı Bağ-Kur tarafından borç çıkarıldığını, yersiz ödemelerin kurumun hatasından kaynaklandığını kendisi iyi niyetli olduğundan Kurumun bu hatasına katlanması gerektiğini, aylıkları tüketerek elden çıkarttığını, aylıkların zamanaşımına uğradığını ileri sürerek Kurum işleminin iptali ile borçlu  olmadığının tesbitini istemiştir.
    Mahkemece, yatan aylıkların hangi sigorta kolundan olduğunun bilinemeyeceği ve davacının  iyi niyetli olmadığının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacıya (ve çocuklarına),  2926 sayılı Yasa nedeniyle davalı Bağ-Kur’dan 01.03.1990 tarihinden itibaren  13/2859 tahsis no ile ölüm  aylığı  almakta iken, murisin aynı zamanda esnaf Bağ-Kur sigortalısı olması nedeniyle 3/91123 tahsis numarası ile ikinci kez 01.03.1990 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasadan kapsamında ölüm aylığı bağlandığı, 2926 sayılı Yasa’dan kaynaklanan mükerrer aylığın kesilmiş olmasına karşın Kurumca aylıkların sehven ödenmeye devam edildiği gerekçesi ile davalı Kurum tarafından  1.3.1990-25.11.2003 dönemi  aylıkları için borç çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
    Taraflar arasında 2926 sayılı Yasadan kaynaklanan ölüm aylığının yersiz ödendiği konusunda uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, yersiz ödenen ölüm aylıklarının faizi ile birlikte geriye istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
    BK.nun 63. maddesinde, haksız olarak bir şeyi iktisap eden kimse onun istirdadı zamanında elinden çıkmış olduğu miktar nisbetinde red ve iade ile mükellef değildir denilmektedir. Kendisine ödeme yapılan kimse bu ödemeden dolayı bir yarar sağlamışsa, bunu elinden çıkmış bir sarfiyat olarak düşünmemek gerekir. Buradaki elden çıkmış olma sözleri yararlanma dışındaki durumları ifade eder. davalı almış olduğu paranın yararlanma dışında elinden çıkmış olduğunu isbat edememiştir. Hal böyle olunca, dava konusu edilen yersiz ödenen aylık miktarını iade ile mükelleftir.
    Kaldı ki, Borçlar  Kanunu,  iade  borcunun kapsamını, zenginleşmenin iyi veya kötü niyetli olmasına göre farklı çözüm getirmiştir.  Haksız  zenginleşen,  zenginleşmeyi  kötü  niyetle  elden çıkarmış ise iade zamanında mevcut olan zenginleşmeyi değil elden çıkardığı zenginleşmenin tamamını iade ile yükümlendirilmiştir. Zenginleşmenin  iyiniyetli  sayılıp  sayılmayacağı MK.nun  3.  maddesi  hükmüne  göre  belirlenecektir Haksız zenginleşen elde ettiği yararın geçerli  bir  sebebe  dayanmadığını  iade  ile  yükümlü  olduğunu  biliyor  veya bilebilecek durumda  ise  iyiniyetli  sayılmayacaktır.  Bu  bağlamda,  kural  olarak  zenginleşenin  kötü niyetli  olduğunu  iddia  eden  iade  alacaklısı  bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Ancak, olayın özellikleri zenginleşmenin iyiniyetle olmadığını  açıkça  gösteriyor  ise  bu  iddia ispat edilmiş sayılmalıdır. HGK 16.06.1987 gün ve 1987/68-618 sayılı kararı da aynı yöndedir. Somut olayda ise dava konusu aylıkların yersiz ödendiği uyuşmazlık konusu  olmadığından, davacı, Kanun hükümlerini bilmediğini ileri sürerek iyiniyet iddiasında bulunamaz.
    Davalı Kurumun 25.11.2003 tarihine kadar yersiz aylık ödediği ve geriye alma hakkının doğduğunu işlem yaptığı 12.7.2004 tarihinde  öğrenmiş olduğu ortadadır. Bu durumda,  dava 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olan aylıklar dışındaki aylıklar yönünden 1 yıllık süre içinde 13.9.2004 tarihinde açıldığından BK. 66. maddesinde yazılı  zamanaşımının   olayda gerçekleşmediği açıktır.
    Mahkemenin, zamanaşımı süresi geçmiş olan aylıklar yönünden davanın kabulü yerine  yazılı şekilde davanın kabulüne karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,  29.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi