5. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/4305 Karar No: 2021/553 Karar Tarihi: 27.01.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/4305 Esas 2021/553 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2020/4305 E. , 2021/553 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Faiz başlangıç tarihinin hükümde açıkça gösterilmemesi, 2-Kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi, 3-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; a)Gerekçeli kararın 4 numaralı bendinde yeralan (114.523,36-TL’lik kısmına) ibaresinden sonra gelmek üzere (dava tarihinden 4 ay sonrası olan 24.04.2016 tarihinden) ibaresinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın 3 numaralı bendinde yer alan (üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılarak ilk karar tarihi 25/03/2016 ten karar kesinleşmesine) ibaresinin hükümden çıkarılmasına yerine( üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte davalıya derhal ödenmesi için bankaya müzekkere yazılmasına üçer aylık vadeli hesapta bloke edilen fark bedele ilişkin ödemenin karar tarihi itibariyle yapılamayacağı gözetilerek, 128.473,21-TL fark kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrası olan 24.04.2016 tarihinden başlayarak Yargıtay 5. Hukuk Dairesi onama tarihine) cümlesinin yazılmasına, c)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak eklenmek üzere (Davalının kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Asgari Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince 2.725,00 TLmaktu vekalet ücretinin davacı idaren alınarak davalıya verilmesine,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27/01/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.