4. Ceza Dairesi 2017/5328 E. , 2018/4816 K.
"İçtihat Metni"
Tehdit, hakaret ve yaralama suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda mahkumiyetine dair İskenderun 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 17/04/2012 gün ve 2011/198 Esas, 2012/303 Karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 29/02/2016 gün ve 2013/38835 Esas, 2016/3574 Karar sayılı kararıyla,
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit, hakaret ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hükümlerde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlardan (b) ibarelerinin çıkartılarak DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2017 gün ve 2017/12205 sayılı yazısı ile,
KONUNUN TAKDİMİ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/189238 nolu tebliğnamesine konu olan, hükümlü ..."ün hakaret, tehdit ve yaralama suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik sanık temyizinin Dairece incelenmesi sonucunda hükümlerin düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmiştir. Yüksek Dairenizin 29/02/2016 gün ve 2013/38835 Esas ve 2016/3574 K. sayılı kararına karşı aşağıda belirtilen gerekçelerle hükümlü lehine itiraz edilmesi düşünülmüştür.
İTİRAZ NEDENLERİ: Hükümlü ... hakkında, İskenderun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/03/2006 gün ve 2005/804 Esas 2006/92 Karar sayılı ilamı esas alınıp ikinci kez mükerrir olduğu belirtilerek, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir. Ancak dosyada bulunan ilamın incelenmesinde, sanığın mükerrir olmadığı anlaşılmıştır. İkinci kez tekerrür koşullarının oluşmadığı gözetildiğinde, hükümlülük kararında mükerrir olan sanık hakkında TCK"nın 58/7 maddesi uyarınca "mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli sersetlik tedbirinin uygulanmasına" karar verilmesiyle yetinilmesi gerektiği halde, ikinci kez mükerrir olduğunun belirtilmesi yasaya aykırıdır.
SONUÇ VE İSTEM: Hükümlü hakkında İskenderun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/04/2012 tarihli ve 2011/198 E. 2012/303 K. sayılı ilamıyla hakaret, tehdit ve yaralama suçlarından kurulan hükümlerden ikinci kez mükerrirliğe ilişkin bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılmak suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA karar verilmesi, İtirazımızın yerinde görülmemesi halinde dosyanın itiraz hakkında bir karar verilmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi itirazen arz ve talep olunur. isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
İTİRAZIN KAPSAMI: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının sanık hakkında tehdit, hakaret ve yaralama suçlarından cezalandırılmasına, cezanın 2. kere mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiş ise de, TCK"nın 58. maddesine göre tekerrüre esas alınan, İskenderun 5.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2008 tarihinde kesinleşen, 2005/804 Esas - 2006/92 Karar sayılı ilamında TCK"nın 58.maddesindeki tekerrür hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle, ikinci kez tekerrür koşullarının oluşmadığından, ikinci kez mükerrirliğe ilişkin bölümün hükümden çıkarılmasına karar verilerek" diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ilişkindir.
KARAR:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçesi yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99 maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 29/02/2016 gün ve 2013/38835 esas, 2016/3574 sayılı kararın itiraz nedeniyle sınırlı olarak KALDIRILMASINA,
Dosyanın yeniden incelenmesi neticesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit, hakaret ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
1-TCK"nın 58. maddesine göre tekerrüre esas alınan, İskenderun 5.Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2008 tarihinde kesinleşen, 2005/804 Esas - 2006/92 Karar sayılı ilamında TCK"nın 58.maddesi uyarınca tekerrür uygulaması yapılmadığından, sanık hakkında kurulan hükümde, koşulları oluşmamasına karşın, ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması,
2-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye uygun olarak, hükümlerde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlardan (b) ibareleri ile TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkralardaki “ikinci kez” ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.