Esas No: 2022/2831
Karar No: 2022/9498
Karar Tarihi: 23.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/2831 Esas 2022/9498 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğu ancak sanığın işlediği suçun Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçu kapsamında olduğu ve bu kapsamda olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği belirtilmiştir. Kararda ayrıca 5809 sayılı Kanun'un değişik maddeleri ile ilgili açıklamalar yer almaktadır.
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi, kişinin rızası dışında abonelik tesisi veya elektronik kimlik bilgisi kaydı yapılamayacağı, gerçeğe aykırı evrak düzenlenemeyeceği ve bunların kullanılamayacağı hükmünü içermektedir. Bu maddeye aykırı davrananların cezalandırılacağı 5809 sayılı Kanun'un 63. maddesinin 10. fıkrası tarafından belirtilmektedir.
Kararda, sanığın suçunun Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçu kapsamında kaldığı ve olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü kararlaştırılmıştır.
Detaylı bilgi için Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. ve 63. maddeleri incelenebilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığa yüklenen suçtan doğrudan zarar gören ve kamu davasına katılma hakkı bulunan şikayetçi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun, 5271 sayılı CMK'nin 260/1. maddesi gereğince yasa yoluna başvurma hakkı bulunduğu kabul edilip aynı Kanun'un 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan olarak kabulüne karar verilerek ve 5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 26.10.2011 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 23.11.2012 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Hükümden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri gereğince, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme dikkate alınarak sanığın eyleminin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçu kapsamında kaldığı, gözetilmeden 5237 sayılı TCK'nin 207. maddesi uyarınca özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması yasaya aykırı ise de dava zamanaşımının olumsuz muhakeme şartı olarak gerçekleştiği anlaşıldığından;
Sanığın eylemine uyan 5809 sayılı Kanun'a aykırılık suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 06.02.2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 23.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.