23. Hukuk Dairesi 2011/4510 E. , 2012/2496 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen tescil ve alacak davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin davalı ..." dan 25.000,00 TL" ye diğer davalı kooperatifte bulunun hissesini devraldığını, bu hisseye tekabül eden daire için bir takım tadilatlar yaptığını, ancak bu dairenin ... tarafından daha sonra ... isimli kişiye de satıldığını öğrendiğini, davalıların bu şekilde müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleştiklerini ileri sürerek, bu daireye tekabül eden hissenin müvekkili adına tesciline, bu mümkün olmaz ise bedelinin ödenmesine, birleşen davada da aynı gerekçelerle, dava konusu dairenin müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili sözleşme bedeli ödenmediği için satıştan dönüldüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı kooperatif vekili davacı ile ... arasında yapılan sözleşmeden dolayı müvekkilinin bir sorumluluğu olmadığını, devir sözleşmesinin taraflarına ibraz edilmediğini, kaldı ki devir yapıldığı iddia edilen tarihte diğer davalı ..."ın kooperatif üyesi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili birleşen davada, müvekkilinin kooperatif üyeliğini ..."dan devraldığını, bugüne kadar aidatlarını düzenli olarak yatırdığını, bu üyeliğe tekabül eden daire için müvekkili adına kat mülkiyeti tesis edildiğini, davanın haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 24.06.2008 tarihli ilamıyla, verilecek kararın dairenin tapuda maliki olan ..."ın da hukukunu etkileyeceği gözetilerek davanın bu kişiye de teşmil edilmesi ve davacı ile ... arasında yapılan sözleşmenin ne şekilde feshedilmiş olduğunun açıklığa kavuşturulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, verilen sürede davacı vekilince tapu maliki ..."a karşı açılan dava ile işbu dava birleştirildikten sonra, dosya kapsamına göre BK"nun 106. maddesi
kapsamında davacı ile davalı ... arasındaki sözleşmenin henüz feshedilmediği, ancak davacının sözleşmede belirtilen bedeli ödemediğinin davalı ..."ın yeminli beyanı ile anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.