12. Ceza Dairesi 2016/4504 E. , 2016/13588 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5237 sayılı TCK"nın 35, 31, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonunda, 25/09/2009 tarihli karar ile suça sürüklenen çocuğun, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5237 sayılı TCK"nın 35, 31, 62, 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddeleri uyarınca 1 ay 6 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın, itiraz edilmeksizin 25/10/2009 tarihinde kesinleştiği, daha sonra suça sürüklenen çocuğun, 11/10/2011 tarihinde 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Zonguldak 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 21/03/2012 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği, anılan mahkumiyet hükmünün temyiz edilmeksizin 05/04/2012 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakla;
28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 84. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 6. maddenin (1) numaralı bendinde, “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte sulh ceza mahkemeleri kaldırılmıştır” ve (3) numaralı bendinde, “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte, sulh ceza mahkemelerinde görülmekte olan dava dosyaları bir ay içinde yetkili asliye ceza mahkemelerine devredilir” hükümleri yer almakta ise de; 20/02/2009 tarihli iddianame ile suça sürüklenen çocuk hakkında, yaşı büyük olan suç ortakları Hüseyin Ekşi, ... ve ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, define aramak amacıyla, Aliobası Köyü, Kanlıkaya mevkinde bulunan kuyudaki suyu boşalttıkları sırada kolluk kuvvetlerince yakalandıkları iddiasıyla dava açıldığı, belirtilen şekilde açıklanan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesi kapsamında kaldığından, anılan maddede öngörülen ceza miktarı dikkate alındığında, 5235 sayılı Adli Yargı İlk
Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun suç ve karar tarihleri itibariyle yürürlükte olan 10, 11 ve 12. maddeleri uyarınca davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ceza Mahkemesi olduğu gözetilmeksizin, yargılamaya devamla davanın sonuçlandırılması,
Kabule göre de;
1- 2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde düzenlenen “izinsiz define araştırma” suçunun oluşabilmesi için, anılan Kanunun 6. maddesi kapsamında kalan korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarında, bunların korunma alanlarında veya sit alanlarında, araziye fiziki müdahale teşkil etmeyen yüzeysel araştırma faaliyetlerinde bulunulması gerektiği, somut olayda ise, suça sürüklenen çocuğun, yaşı büyük olan suç ortakları ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, kültür varlıkları bulmak amacıyla, 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamı dışında kaldığı 11/09/2009 tarihli bilirkişi raporu ile belirlenen kuyudaki suyu tahliye ederken kolluk kuvvetlerince yakalandığı anlaşılmakla; açıklanan eylemi nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında, 2863 sayılı Kanunun 74/1-1. cümlesi uyarınca tayin edilecek temel cezadan, 74/1-2. cümlesi uyarınca indirim yapılması ve ayrıca teşebbüs aşamasında kalan eylemden dolayı 5237 sayılı TCK"nın 35/2. maddesinin uygulanması suretiyle mahkumiyet hükmü tesisi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı nitelendirme ile “izinsiz define araştırma” suçundan karar verilmesi,
2- Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin edilen 1 ay 6 gün hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesinin dayanak gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde, geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği hususlarının ihtar olunması gerektiği gözetilmeksizin, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde, ödenmeyen adli para cezasının, 5275 sayılı Kanunun 106/4 ve 106/11. hükümleri uyarınca, 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceği ihtarına yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.