Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2039
Karar No: 2017/8740
Karar Tarihi: 09.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2039 Esas 2017/8740 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/2039 E.  ,  2017/8740 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; 17.03.2009 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu araç ile davalının sürücüsü olduğu aracın çarpışması sonucu davacının iş göremeyecek derecede ağır yaralandığını ve kazadan sonra çalışamayacak duruma geldiğini belirterek şimdilik 10.000,00-TL maddi, 10.000,00-TL manevi olmak üzere 20.000,00-TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; davaya konu trafik kazasında davalıya atfı kabil bir kusurun bulunmadığını, davacının içinde olduğu aracın sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, davacının yaralanmasında müterafik kusurunun bulunduğunu, olay tarihinde davacının herhangi bir işi ve iş kaybı yaşacak bir yaralanmasının olmadığını ve talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1.581,39 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; 3.000,00-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davaya konu kaza nedeni ile müvekkilinin iş göremeyecek derecede ağır yaralandığını ve kazadan sonra çalışamayacak duruma geldiğini belirterek şimdilik 10.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi olmak üzere 20.000,00-TL tazminat talebinde bulunmuş, bu miktarın ne kadarının sürekli maluliyete ilişkin olduğu, ne kadarının geçici iş göremezliğe ilişkin olduğunu açıklamamış, mahkemece de bu talebi açıklattırılmadan hüküm tesis edilmiştir. ...; dava dilekçesinde taleplerin sarih ve anlaşılır bir biçimde belirtilmesi gerekmekte olup, mahkemece, bu hususlara riayet edilmeksizin karar verilmiş olması infazda tereddüt yaratacak olup doğru görülmemiştir.
    3-Kabule göre de; sürekli ve geçici işgöremezlik zararının hesabında davacının gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Somut olayda, davacı tekel işletme sahibi olarak çalıştığını, kaza nedeniyle işyerini kapatmak zorunda kaldığını ve aylık kazancının asgari ücretten fazla olduğu iddia etmiştir. Hükme esas alınan hesaplamada bilirkişi görüşüne başvurulmadan mahkemece davacının aylık gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğundan bahisle geçici işgöremezliğe ilişkin hesaplama yapılmış ve sonuç hükme esas alınmıştır. Bu durumda mahkemece, davacının ne iş yaptığının tereddüte neden olmayacak şekilde belirlenmesi, düzenli aylık net gelirinin araştırılması, tekel işletmesi var ise kaza sonrası işyerinin işletilmeye devam edilmesi halinde işyerinin gelirle ilgili, tüm işyeri kayıtları, vergi kayıtları da esas alınmak suretiyle desteğin kendi işyerinde fiili emeği ile elde edeceği net gelirin ne olacağının tespit edilmesi ve sonucuna göre davacının zararının hesap ettirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2)ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi