8. Hukuk Dairesi 2018/13748 E. , 2019/3489 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : ... vd.
DAVALILAR :
DAHİLİ DAVALILAR :
DAVA TÜRÜ : Tapu İptal Ve Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacılar vekili, davacıların murisinin ... olduğunu ve murisin dava konusu 636 ve 638 parsellerde kayıtlı taşınmazları bir bütün olarak tapusuz haricen Hulusi adında bir şahıstan satın aldığını taşınmazların kadastro aşamasında 1957 yılında ikiye ayrılarak 91 ve 92 parseller olduğunu, hazinenin itirazı üzerine ise hazineye verilecek yerler ayrılmak suretiyle 636 ve 638 parsel numaralarını aldığını, adına tescil yapılan tapu maliklerinin kim olduklarının bilinmediğini ve meçhul olduğunu, TMK"nin 639/2. ve 3402 sayılı Kanun"un 13/c maddesi gereği maliki 20 yıl önce ölmüş veya malikinin kim olduğu anlaşılamayan taşınmazın zilyedinin adına tescil isteyebileceğini, sahipsiz yerlerin işgal yoluyla da iktisabının mümkün olduğunu davacılar murisinin 52 yıldır taşınmazı kullandığını tapunun iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, bir kısım dahili davalılar ..., ... ve...; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; ilk kararda davanın kabulüne 636 ve 638 parsellere ilişkin davalılara ait tüm hisselerinin iptali ile veraset ilamındaki paylar dikkate alınarak davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 16.12.2002 tarihli ve 2002/7023 Esas, 2002/9188 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafından kayıt maliklerinin kim olduğunun bilinmediği ve hatta kayıt maliklerinin ölmüş oldukları ileri sürülerek tapu iptal ve tescil talebinde bulunulduğunu, taraf teşkilinin sağlanması gerektiği, Çopur Ali oğlu Mustafa’nın başkaca mirasçılarının bulunduğu, ....’nın terekesine temsilci tayin edilerek bu tür davaların yürütülmesinin mümkün olmadığını, bundan ayrı kayıt maliklerinden Habip çocukları Mustafa, Mehmet, Ayşe, Doyduk, Fadime, Döndü, Eşe"nin ölü ya da sağ olup olmadıkları yönünde inceleme ve araştırma yapılmadığı, yine 1/16 pay maliki olan Ali oğlu Mehmet’in sağ olup olmadığının dosyadaki belgelerden anlaşılamadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. Davacılar vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuşsa da karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. Bozmaya uymak suretiyle mahkemece kadastro tutanaklarının 17.03.1975 tarihinde kesinleştiği, kesinleşmeden sonraki 10 yıllık süre içerisinde itiraz edilemediği takdirde kadastrodan önceki hukuki sebebe dayanılarak dava açılamayacağı ve kayıt malikleri bilinen kişi olduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava; TMK"nin 713/2. maddesindeki “maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan” ve “ölüm” hukuki nedenlerine ve zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil istemlerine ilişkindir.
Her ne kadar mahkemece davanın reddine karar verilmiş ve bozma ilamına uyulmuşsa da bozma ilamı gereği gibi yerine getirilmemiştir.
Çekişme konusu 636 ve 638 parseller paylı mülkiyet şeklinde 17.03.1975 tarihinde hükmen 2/16"şar hisse ile Habib çocukları Mustafa, Mehmet, Ayşe, Doyduk, Fadime, Döndü ve Eşe ile 1/16"şar hisse ile Ali çocukları Mustafa ve Mehmet adlarına tescil edilmiştir. Ayrıca Habib oğlu Mehmet’in karısı Şerife, kızı Zeynep torunu Hamit ile Habib kızı Eşe mirasçısı Halil hisselerini Durmuş Ali Göklere haricen sattığına dair şerh bulunmaktadır. Yine 24.04.2001 tarihinde Ali oğlu Mustafa hissesine tashih işlemi yapılmış olup Çopur Ali oğlu Mustafa Gözübaltık adına 1/16 hisse yazılmıştır. Her ne kadar 1/16 pay maliki Çopu Ali oğlu Mustafa Gözübaltık’ın mirasçılık belgesi alınarak mirasçıları davaya dahil edilmişse de diğer pay malikleri olan Habib çocukları Mustafa, Mehmet, Ayşe, Doyduk, Fadime, Döndü ve Eşe ile Ali çocuğu Mehmet yönünden taraf teşkili yerine getirilmemiştir.
Yargıtayın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre TMK"nin 713/2. maddesi maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan nedenine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil davalarında malikin dava tarihinde bilinmediği kabul edildiğinden davanın öncelikle hazineye yöneltilmesi gerekir. Davada bilinmeme nedeni yanı sıra ölüm nedenine dayanılarak iptal ve tescil talebinde bulunulmuştur. Bu nedenle 636 ve 638 parsel sayılı taşınmazların pay malikleri olan Habib çocukları Mustafa, Mehmet, Ayşe, Doyduk, Fadime, Döndü ve Eşe ile Ali çocuğu Mehmet’in mirasçılık belgelerinin alınması için hazinenin de hasım gösterilmek suretiyle dava açılmak üzere davacı tarafa süre ve imkan verilmesi, mirasçıların belirlenmesi durumunda davanın bu kişilere yöneltilmesi, adı geçen pay maliklerinin hiç mirasçı bırakmadan ölmesi halinde TMK’nin 501. maddesi uyarınca son mirasçı olarak Hazineye bırakıldığının, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 33. maddesi ve genel hüküm olan aynı Kanun"un 18. maddesi uyarınca devlete kalan taşınmaz malların tapuda kayıtlı olsun olmasın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceğinin düşünülmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca usul ve yasaya aykırı kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
01.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.