14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/1973 Karar No: 2015/6411 Karar Tarihi: 09.06.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/1973 Esas 2015/6411 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/1973 E. , 2015/6411 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Hatay 2. Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/09/2014 NUMARASI : 2013/771-2014/769
Davacı vekili tarafından, 25.10.2013 gününde verilen dilekçe mirasçılık belgesi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, mirasçılık belgesinin verilmesine ilişkindir. Davacı murisi H.. A.. o.. M.. M.."nın mirasçılarını göterir mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının M...M.."nın mirasçısı olduğunun nüfus kayıtları ile ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davanın kabulüne karar verilebilmesi için murisin nüfusa kayıtlı olması zorunlu değildir. Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiç bir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının kesin olarak tespiti gerekir. TMK"nın 598. maddesinde başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği, mirasçılık belgesinin geçersizliğinin her zaman ileri sürülebileceği açıklanmıştır. Yine TMK"nın 575. maddesi hükmüne göre miras ölümle açıldığı gibi aynı kanununun 30. maddesinde de doğum ve ölümü nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kayıtların gerçek olmaması halinde gerçek durumun her türlü delille ispatlanmasının mümkün olduğu belirtilmiştir. Hukukumuzda çekişmeli yargıya tabi olan davalarda taraflarca getirilme ilkesi geçerli olup kanunda öngörülen istisnalar dışında hakim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakaları kendiliğinden dikkate alamaz (TMK m.25) ise de çekişmesiz yargıya tabi davalarda re"sen araştırma ilkesi geçerlidir. Hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararlar açılacak bir iptal davası sonucunda değiştirilebilir veya ortadan kaldırılabilir. Bu itibarla mahkemece muris M... M.."nın 1886 yılında vefat ettiği, mirasçılarını gösteren resmi kayıtların bulunmadığı, 1930 yılında yapılan kadastro sarasında 586 sayılı parselin muris M.. M.. adına tespit edildiği gözönüne alınarak, dosya içerisindeki nüfus kayıtları, dinlenen tanık beyanları ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.