18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10755 Karar No: 2016/3791 Karar Tarihi: 01.03.2016
Hakaret - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/10755 Esas 2016/3791 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/10755 E. , 2016/3791 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ... müdafiinin, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün temyizinde; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Ancak; Sanığın değişik zamanlarda gerçekleştirdiği aracıyla katılanın evinin önüne gelip kornaya basma ve katılanı telefonla arama şeklindeki suça konu eylemlerinin, TCK"nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun “ısrar” öğesini oluşturması karşısında, TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası “TCK’nın 43/1. maddesinin tatbikine dair kısım karardan çıkartılarak, verilen sonuç adli para cezasının da 1800 TL’ye indirilmesi” suretiyle, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.