23. Hukuk Dairesi 2012/1048 E. , 2012/2419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının kooperatif üyesi olduğunu, kooperatifin konutlar inşa edilirken tüm ortaklar adına bankadan kredi kullandığını, ortakların tamamının paylarına düşen kredi borcunu ödememeleri sebebiyle ferdileşmeye geçilirken ortakların bağımsız bölüm tapuları üzerine ipotek konulduğunu, geçen zaman içinde davalının borcunu ödememesi nedeniyle mağdur durumda olan diğer üyelerin talebiyle davalı borcunun kooperatifçe ödendiğini ileri sürerek, davalı adına ödenen 17.349,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ödeme yapmak için kooperatife yaptığı girişimlerin sonuçsuz kaldığını, ortaklığı davadışı ..."dan devraldığını, ödemeyi bu üyenin yaptığını, daha sonra da dava açarak yaptığı ödemeyi geri aldığını, borcun faizinden davalının sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatifin konutlar inşa edilirken tüm ortaklar adına bankadan kredi kullandığı, davacının kooperatife mahkeme kararı ile üye olduğu ve üyeliği devraldığı... adına çıkartılan krediden yararlanmış olduğu, 01.10.2003 tarihli dilekçesi ile üyelikten doğan tüm yükümlülükleri kabul ettiğini beyan ettiği, mahkemeden tevdii mahalli tayini kararı alarak sorumluluktan kurtulması mümkün iken sessiz kalarak faizin dolayısıyla zararın artmasına sebep olduğu, kooperatifin davalı tarafından ödenmesi gereken borcu BK"nun 413 m gereğince vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalıdan talep etmeye hakkı bulunduğu, ödenen miktarın taraflar arasında ihtilaflı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyesi adına ödenen kredi borcunun rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından davacının kooperatif üyeliğinin mahkemece tespitine karar verildikten sonra yönetim kurulunun 06.10.2003 tarih ve 225 sayılı kararı ile kooperatif üyeliğine karar verildiği, buna rağmen kooperatifçe 12.06.2007 tarihine kadar önceki üyenin kredi borcunun davacı üzerine aktarımının yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacının borcu geç ödemek suretiyle temerrüd faizinin artmasına sebebiyet vermesi halinde sorumluluk kendisine aittir. Ancak hükme dayanak alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. İçlerinden birisi bankacı olmak üzere kooperatifler konusunda uzman bilirkişi heyeti oluşturularak, kooperatif defter, kayıt belge, yöretim ve genel kurul kararları ile kredi sözleşmesi üzerinde inceleme yapılarak davacının anapara ve üyelik tarihine kadar gecikme faizi borcu belirlenip davalının gecikmede kusuru bulunup bulunmadığı da araştırılarak toplam borç miktarı belirlenmesi ve açıklamalı, denetime elverişli rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.