Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5863
Karar No: 2021/5606
Karar Tarihi: 27.05.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5863 Esas 2021/5606 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/5863 E.  ,  2021/5606 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 19. HUKUK DAİRESİ
    ...

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı ve katılma yolu ile başvuruda bulunan davalının istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; ...Turizm Tic.A.Ş. firmasının sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğunu, davalının ise bu firmada uzun süre çalıştığını, davalıya duyduğu güven sebebiyle Eyüp 7.Noterliğinin 14/05/2014 tarih ve 4594 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile ... plaka sayılı aracın satışına ilişkin vekaletname verdiğini, davalının ilgili aracı Alaçam Noterliğinin 14/05/2014 tarih 01466 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile dava dışı... Nak. Turizm San.ve Tic. Ltd. Şti. yetkilisine 162.000 TL bedelle sattığını, ancak satış bedelini kendisine ödemediğini, sonrasında şirketten ayrılıp işçilik alacakları için dava açtığını, araç satış bedelinin tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
    Davalı; 15/08/2007-30/08/2014 tarihleri arasında davacının sahibi olduğu...Seyahat Turizm A.Ş. firmasında müdür yardımcısı olarak çalıştığını, davaya konu araç satışında para almadığını, devir işlerine aracılık ettiğini, para alıp verme işinin firma sahipleri arasında gerçekleştiğini, kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığını, işçilik alacaklarını ödememek için davacının iş bu davayı açtığını ileri sürerek, davanın reddini ve davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; davacı tarafça aracın satış bedeli olan 162.000 TL"nin davalı tarafından davacıya ödenmediğinin iddia edildiği, ancak davacı tarafça bu iddialarını ispatlar şekilde yazılı bir delil ibraz edilmediği, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanıldığı, davalının aracın satış bedeli olan 162.000 TL"yi davacıya teslim ettiğine dair yemin ettiği ve davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, davacı ve katılma yoluyla davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; davacı tarafın istinaf talebi yönünden, yemin delilinin kesin delillerden olduğu, davalı tarafça yeminin eda edildiği, ilk derece mahkemesinin kurmuş olduğu hükmün bu nedenle yerinde olduğu, davalı tarafın kötüniyet tazminatına hükmedilmesini içeren istinaf talebi yönünden, davalının, davacının kötü niyetli icra takibi yaptığını ispatlayamadığı, tazminata hükmedilmesi için aranan şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle,davacı ve katılma yolu ile başvuruda bulunan davalının istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle alacak istemine ilişkindir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş olup, Kanun"un 508. maddesinde; "Vekil, vekalet verenin istemi üzerine yürüttüğü işin hesabını vermek ve vekaletle ilişkili olarak aldıklarını vekalet verene vermekle yükümlüdür." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. Vekil olan davalı, davacıya karşı araç satış bedelinden sorumludur.
    Somut olayda, davacının davalıya araç satışına ilişkin vekaletname verdiği, davalının da bu vekaletnameye istinaden, aracı dava dışı şirkete 162.000 TL bedelle sattığı sabittir. TBK"nın 508. maddesi gereğince, vekilin, vekil edeninin adına veya yararına yaptığı tüm işlerden dolayı hesap verme yükümlülüğü gereği, davalı araç satış bedelini aldıktan sonra davacıya ödeme yaptığını ispatla mükelleftir. Başka bir deyişle, davada ispat yükü vekil olan davalıdadır. İlk derece mahkemesince, ispat yükü davalıda olduğu halde, yargılamanın 04/04/2017 tarihli celsesinde davacı tarafa yemin deliline başvurup başvurmayacağı hususunda süre verilip, davacı tarafça yemin metni sunulması üzerine, davalının da yemin ettiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere, vekalet akdinde ispat yükü, vekile aittir ve yaptığı işlerin hesabını vermeye zorunludur. Bu nedenle ispat yükü kendisinde olmayan davacının, bu konuda karşı tarafa yemin teklif etmesi üzerine, davalının ettiği yemine değer verilemez.
    O halde, ilk derece mahkemesince; davalının ödemeyle ilgili delilleri sorulup hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle ispat yükünün ters çevrilmesi ve davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, aynı Kanun"un 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 27/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi