Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/3129 Esas 2020/2658 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3129
Karar No: 2020/2658

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/3129 Esas 2020/2658 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi, işçilik alacaklarını alamayan firmadan ödeme yapılan davada, sonucunda davalı firmanın 64.089,73 TL ödeme yapması gerektiğine ve bu ödeme için avans faizi işletileceğine hükmetti. Mahkeme, taraflar arasındaki sözleşme ve teknik şartnamede ücret alacakları ve ferilerinde yüklenicinin sorumlu olduğunu belirtti ancak kıdem ve ihbar tazminatı ile ilgili açık bir düzenleme bulunmadığını belirtti. Bu nedenle davacının mahkeme kararları gereğince ödediği 230.070,39 TL'den 165.906,66 TL mahsup edildi ve geriye kalan 64.163,73 TL'nin davalıdan rücuen tahsil edilebileceği belirtildi. Mahkeme ayrıca, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair delil bulunmadığı için faize dava tarihi itibariyle hükmedilmesi gerektiğini belirtti. Kanun maddeleri olarak da, tip hizmet alım sözleşmesinin 122-125 maddesi ve teknik şartnanenin 6.21 ve 17.4 maddeleri gösterildi.
23. Hukuk Dairesi         2017/3129 E.  ,  2020/2658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... gelmiş, tebligata rağmen başka gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davalı firma çalışanlarının işçilik alacaklarını alamadıkları gerekçesiyle açmış oldukları davalar neticesinde verilen mahkeme kararı gereğince müvekkilinin icra dosyasına bugüne kadar 230.070,39 TL ödeme yaptığını, yapılan bu ödemelerin 38.880,66 TL"lik kısmının davalı firmanın işletme müdürlükleri nezdinde bulunan hak ve alacağından tahsil edilerek ödendiğini, geriye kalan 191.189,73 TL"nin 127.100 TL"sinin davalı firmanını kesin teminatı nakte çevrilerek karşılandığını ileri sürerek kalan ödeme tutarı olan 64.089,73 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan rücuen tahsilin talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, iş mahkemelerinde müştereken ve müteselsilen tazminata hükmedildiğini, sözleşmede tüm işçilik alacaklarından müvekkilinin sorumlu olduğuna dair hüküm bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece taraflar arasındaki sözleşme ve ekindeki teknik şartnamede ücret alacakları ve ferileri yönünden yüklenicinin sorumlu olduğunun açıkça düzenlenmiş olduğu ancak kıdem ve ihbar tazminatı yönünden açıkça düzenleme bulunmadığı, bu itibarla davacının mahkemece kararlarına istinaden ödediği miktardan 111.879,65 TL"yi davalıdan rücuen tahsil edebileceği ancak nakte verilen teminat mektubu ile fazlasının karşılandığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karara yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince kabul edilerek taraflar arasındaki tip hizmet alım sözleşmesinin 122-125 maddesi ile teknik şartnamenin 6.21 ve 17.4 maddelerine göre davalı yüklenicinin davacının dava dışı işçilere ödediği bütün meblağdan sorumlu olduğu, davacının icra dosyalarına ödediği toplam 230.070,39 TL"den tahsilen edilen
    165.906,66 TL"nin mahsubu sonrası 64.163,73 TL"yi talep edebileceği ancak talebin 64.089,73 TL ile sınırlandırıldığı, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair dosyada delil bulunmaması nedeniyle faize dava tarihi itibariyle hükmetmek gerektiği" gerekçesiyle yerel mahkeme kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Bu kez, davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.09.2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.