23. Hukuk Dairesi 2012/899 E. , 2012/2395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ..., ..., ... ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların müvekkili kooperatifin eski yönetim kurulu başkan ve üyeleri olduğunu, davalıların görevlerinin 09.03.1997 tarihinde sona ermiş olmasına, kooperatifin 31.01.1997 tarihi itibariyle dava dışı müteahhit firmaya 4.441,06 TL hakediş borcu bulunmasına rağmen 20.02.1997 vade tarihli 13.076,00 TL bono verdiklerini, bu suretle müvekkilini 8.634,93 TL zarara uğrattıklarını, aynı şekilde bankadan çekilen 10.000,00 TL’lik kredinin de aynı müteahhide kullandırılarak 5.159,94 TL faiz ödendiğini ileri sürerek, toplam 13.794,88 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ..., ..., ... ve ... vekili, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, dava tarihindeki görevli yönetim kurulunun davaya konu bono nedeniyle açtıkları menfi tespit davasından feragat ettiklerini, dava dışı müteahhit firmayla 29.05.1997 tarihinde ibralaştıklarını, bononun ibra dışı bırakılarak taksitler halinde ödenmesinin kararlaştırıldığını, firmaya bakiye alacağı için toplam 1.150,00 TL’lik daha bono verildiğini, bu ibralaşma ve feragat nedeniyle müvekkillerinden bu paranın istenemeyeceğini, çekilen kredinin firmaya kullandırılması yoluyla kooperatifin 3.000,00 TL civarında kâr ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı .... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatifin 31.01.1997 tarihi itibariyle dava dışı müteahhit firmaya 4.441,06 TL hakediş borcu olduğu, davalı eski yöneticilerce 20.02.1997 vade tarihli 13.076,00 TL bono verilmesinin doğru olmadığı, bonodan dolayı açılmış menfi tesbit davasından feragat edilmiş bulunmasının eski yönetim kurulunu sorumluluktan kurtarmayacağı, davalıların kooperatifi 8.634,93 TL zarara uğrattıkları ve banka kredisinden dolayı faiz ödenmesi açısından davalıların sorumluluklarının olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 8.634,93 TL’nin davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar ..., ..., ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif eski yöneticilerinin hukuki sorumluluğu nedeniyle alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça, kooperatifin eski yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan davalıların, görevden çekilmiş oldukları 09.03.1997 tarihli genel kuruldan önce dayanaksız olarak 20.02.1997 vade tarihli 13.076,00 TL bedelli bono vererek kooperatifi 8.634,94 TL zarara uğrattıkları iddia edilmiştir. Dosya kapsamından; söz konusu bononun, lehtarı olan ... tarafından ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 1997/990 sayılı dosyası ile takibe konulduğu, davacı kooperatifçe 08.05.1997 tarihinde bu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemli lehtar ve yüklenici şirket aleyhine dava açıldığı, bu dava derdest iken 29.05.1997 tarihinde kooperatif yetkilileri ile yüklenici şirket arasında “ Fesih Sözleşmesi ” başlıklı ibraname imzalandığı, bu sözleşmede kooperatifin 13.076,00 TL’lik bonoyu lehtara ödemeyi ve 1997/354 esas sayılı menfi tespit davasından feragat etmeyi kabul ettiği, bunun üzerine söz konusu dosyada davacı vekilinin feragati sebebiyle 20.06.1997 tarihinde davanın reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça bononun gerçek bir borca dayanmaksızın davalı eski yönetim kurulu üyeleri tarafından yüklenici firmaya verildiği iddia edildiğine ve yüklenici aleyhine açılan menfi tespit davasından da feragat edildiğine göre, mahkemenin bonoyu tanzim eden eski yönetim kurulu üyelerinin bono sebebiyle doğan zarardan sorumlu oldukları yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Mahkemece bono sebebiyle doğan zarara yönelik istemin de reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, adı geçen davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.