8. Hukuk Dairesi 2018/3113 E. , 2019/3482 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Kal, Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal talepleri yönünden davanın kabulüne, ecrimisil talebi yönünden davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, 962 ada 23 parsel sayılı taşınmazın davacıya ait olduğunu, davalının bu taşınmazda ahırı bulunduğunu ve 11 seneden beri bu taşınmazı işgal ettiğini, karşılığında davacıya herhangi bir ödeme yapmadığını ve tüm uyarılara rağmen müdahalesine son vermediğini belirterek, davalının müdahalesinin men"ine, taşınmaz üzerinde bulunan her çeşit bina ve yapının kâl"ine ve dava tarihinden geriye doğru beş yıl için 15.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece müdahalenin men"i ve kâl taleplerinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, müdahalenin men"i, kâl ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
Dava devam ederken taraflardan birisinin ölmesi halinde, TMK"nin 28/1. maddesi uyarınca ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur. Ayrıca vekalet ilişkisi de ölüm ile son bulur. Bu nedenle davaya ölen tarafa karşı ve onun tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız öleni ilgilendiren, yani mirasçılarına geçmeyen davalar, tarafın ölümü ile konusuz kalır. Bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı veya mirasçıları tarafından devam edilmesine imkan yoktur. Yalnız ölen tarafı ilgilendirmeyen, yani mirasçıları da ilgilendiren, mirasçıların malvarlığı haklarını etkileyen davalar tarafın ölümü ile konusuz kalmaz. Bu davalara ölen tarafın mirasçılarına karşı veya ölen tarafın mirasçıları tarafından devam edilir. Mirasçıları ilgilendiren davalar, ölen tarafın mirasçılarına geçen alacakları, hakları ve mallarına ilişkin davalardır. Bu halde, ölen tarafın mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler. Dava devam ederken davacı ölürse, davacının mirasçıları, davayı mecburi dava arkadaşı olarak hep birlikte takip ederler. Davalı ölürse dava davalının mirasçılarının hepsine karşı birlikte devam ettirilir. HMK"nin 55. maddesinde taraflardan birinin ölümü halinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunda belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği, bununla beraber hakimin, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği bildirilmiştir. TMK"nin 605. maddesinin birinci paragrafı gereğince yasal ve atanmış mirasçıların mirası TMK"nin 606. maddesi gereğince üç ay içinde reddedebilecekleri, bu üç aylık sürecin hak düşürücü süre olduğu, bu sürenin miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihte başlayacağı, atanmış mirasçıların miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlayacağı bildirilmiştir.
Somut olayda davacı ..."in dava açıldıktan sonra 05.03.2014 tarihinde öldüğü, buna rağmen vekilinin davayı takibe devam ettiği ve ölen davacının vekilinin huzuru ile yargılama yapılarak, davanın sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda ifade edildiği üzere, ölümle vekalet ilişkisi son bulduğu halde, ölenin vekilinin huzuru ile yargılamaya devam edilerek davanın sonuçlandırılmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece yapılacak iş, ölen davacının yasal mirasçılarını tespit etmek ve tespit edilen bu mirasçılara, duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ etmek, yasal mirasçıların davayı hep birlikte takip etmesi veya davayı takip edecek mirasçının diğerlerinin olurunu alması veya davanın miras şirketine atanacak temsilci aracılığıyla takip edilmesi halinde yargılamaya devam ederek davanın sonuçlandırılması olmalıdır.
SONUÇ: Davalının temyiz itirazının yukarıda açıklanan nedenle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 01.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.