17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2480 Karar No: 2017/8650 Karar Tarihi: 05.10.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2480 Esas 2017/8650 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/2480 E. , 2017/8650 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-
Davacı vekili, 01/11/2013 tarihinde müvekkil ..."ın sevk ve idaresindeki... plakalı hususi 2009 model Honda marka aracı ile yapımı devam eden çevre yolunda seyir halindeyken yola dökülen mucur nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybedip tek taraflı maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası geçirdiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliği"nin 2013/1187 Esas sayılı dosyası ile açılan tespit davasında yapılan bilirkişi incelemesinde trafik bilirkişisinin sunmuş olduğu 21/11/2013 tarihli rapora göre davalı ... Belediye Başkanlığı"nın 6/8 oranında asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkiline ait... plakalı hususi 2009 model Honda marka aracın bilirkişi marifetiyle hasar miktarının tespiti ile hasar miktarı olan 1.000,00 TL’nin davalı ... Belediyesinden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 16.500,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 01/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, aracı ile yapımı devam eden çevre yolunda seyir halindeyken yola dökülen mucur nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybedip tek taraflı maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası geçirdiğini belirterek dava açmış olup, davada hizmet kusuruna dayanılmıştır. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan belediyeler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re"sen) dikkate alınması zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 04.11.2015 tarih ve 2015/17-731, 2015/2366 K. sayılı kararı ile de; "davalının hizmet kusuruna dayalı zararın tazmini için açılan eldeki davanın bir tam yargı davası olması nedeniyle davada idari yargı mercileri görevli olduğundan yerel mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır." denilmek suretiyle hizmet kusuruna dayanılarak açılan davalarda idari yargının görevli olduğu belirtilmiştir. O halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak ... aleyhine açılan bu davada HMK 114 1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma neden ve şekline göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 05/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.