Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2769
Karar No: 2017/8638
Karar Tarihi: 05.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2769 Esas 2017/8638 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/2769 E.  ,  2017/8638 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün asıl-birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Asıl dosyada davacı vekili, ... plaka sayılı aracın davalı şirket tarafından mali mesuliyet (trafik) sigortası ile sigortalı olduğunu, 22.07.2010 tarihinde müvekkili ... yolcu olarak bulunurken kaza meydana geldiğini, bu kaza nedeniyle sigorta şirketinin müvekkiline tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin kaza esnasında hamile olduğunu ve kaza nedeniyle çocuğunu kaybettiğini, müvekkilinin mağdur olduğunu ve yatağa bağlı duruma geldiğini, müvekkilinin çocuklarının geçimini sağlamakla yükümlü olduğunu, kaza sonucunda müvekkile 2 ay boyunca yatak istirahati önerildiğini, ayrıca kaza nedeniyle müvekkilinin yüzünde kalıcı izler meydana geldiğini, davalı ... şirketine ihtarname göndermelerine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını bu nedenlerle davalı ... şirketinden 8.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleştirilen dosyada davacı vekili, aynı kaza nedeni ile hizmet kusuruna dayanarak davalı kurumdan müvekkilinin uğramış olduğu zarar karşılığı olarak 10.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekilleri, asıl ve birleşen dosyada açılan davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; 6100 sayılı HMK"nın 114/1-g ve 115/2, 448 maddeleri gereğince yatırılması gereken gider avansının yatırılmamış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, asıl-birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Asıl dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine, birleşen dava trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Bir usul hükmünün yürürlüğe girmesinden sonra bir dava açılırsa, bu davaya yeni usul kurallarının uygulanması esastır. Dava konusu işlemin daha önce yapıldığı ileri sürülerek, o sırada geçerli kuralların uygulanması istenemez. Ancak yeni hükümlerin ne zaman yürürlüğe gireceği açıkça düzenlenmişse, bu düzenleme dikkate alınacaktır. Buna ilişkin hüküm yoksa, usul işleminin tamamlanıp tamamlanmadığına bakılması gerekir. Eğer bir usul işlemi tamamlandıktan sonra yeni kural yürürlüğe girerse o işlem geçerli olarak kalır. Buna karşılık bir usul işlemi henüz tamamlanmamış veya başlamamış ise, yeni kanun, kural olarak hemen yürürlüğe girecektir. Çünkü genel olarak kanunlar hemen etkili olur ve uygulanırlar (Prof.Dr.Hakan Pekcanıtez ,Medeni Usul Hukuku, Ankara 2000,syf 47 vd.) .
    Somut olayda, asıl dava 11.03.2011 tarihinde, birleşen dava 20.04.2011 tarihinde 1086 sayılı HMUK"nın yürürlükte olduğu zamanda açılmıştır. Dava açılırken yürürlükte olan HMUK gereği alınması gereken harç ve yargılama giderleri alınmış ve bu işlem tamamlanmıştır. O halde, mahkemece 23.02.2012 tarihli celsede “01/10/2011 tarihinden itibaren 6100 sayılı HMK"nın yürürlüğe girdiği, gider avansı, tarifesine göre taraf sayısının 5 katı olan katı tutardaki 105 TL tebligat gideri, diğer iş ve işlemler için 50 TL, keşif ve bilirkişi incelemesi talep edildiğinden 129,20 TL keşif harcı, 750 TL bilirkişi gideri ,150 TL ulaşım gideri, olmak üzere toplam, 1184,20 TL tutarın yatırılmadığı, bu tutarın yatırılmasının dava şartı olduğu ve gider avansının sonradan ikmalinin mümkün olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK"nın 448, 114,115,120/2 maddesi gereği 2 haftalık kesin süre içerisinde davacı tarafça Yazı İşleri Müdürlüğü kasasında depo ettirilmesine, kesin süre içerisinde eksiksiz olarak dava şartı olan avans ikmal edilmediği taktirde aynı yasanın 115/2 maddesine göre davanın, dava şartı yokluğundan reddedileceğinin ihtarına bu hususta davacı vekiline ihtaratlı müzekkere yazılmasına, ihtar ve duruşma zaptı örneğinin davacı vekiline tebliğine masrafın davacı tarafça karşılanmasına” dair ara karar kurması ve 6100 sayılı HMK"nın 114/1-g ve 115/2, 448 maddeleri gereğince yatırılması gereken gider avansının yatırılmamış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
    2-) 1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmamış olması doğru görülmediğinden, kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    O halde mahkemece yapılacak iş, her bir dava için iddia ve savunmalar irdelenip gerekçelendirme yapılarak, sonrasında da asıl ve birleşen davalar için ayrı ayrı hüküm kurmak olacaktır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle asıl-birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl-birleşen davada davacıya geri verilmesine 05/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi