21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/57 Karar No: 2007/19945
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/57 Esas 2007/19945 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/57 E. , 2007/19945 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Ankara 17.İş Mahkemesi Tarih : 18.10.2006 No : 1965-882
Davacı, 7.4.1986 - 19.12.1990 tarihleri arasında iptal edilen sürelerinin sigortalılıktan sayılmasına, 1.9.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 20.04.1982-22.08.2005 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğunun ve tahsis talep tarihini takip eden aybaşı olan 1.9.2005 tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. 1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 31.12.1991 tarihli giriş bildirgesi üzerine davalı kurumca 20.4.1982 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olarak kayıt ve tescil edildiği, davacının 26.03.1979-07.04.1986 tarihleri arasında ve 09.01.1991 tarihinden itibaren devam eder şekilde Minibüscüler Odası, 25.02.1994 tarihinden itibaren devam eder şekilde Esnaf Sicil, 20.03.1979-25.09.1984, 25.09.1984-22.10.1985 ve 19.12.1990 tarihinden itibaren devam eder şekilde vergi kaydının bulunduğu, 1992 yılı affından yararlanarak 24.02.1992 tarihinden itibaren 17.08.2005 tarihine kadar prim ödediği, davalı kurumca 07.04.1986-19.12.1990 tarihleri arasında vergi ve oda kaydının bulunmadığı gerekçesi ile davacının bu döneme ilişkin sigortalılığı iptal edilerek 25 tam yıl sigortalılık süresi bulunmadığından yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacının vergi kaydı 07.04.1986 tarihinde sona ermiş ve davacının uyuşmazlık konusu olan 07.04.1986-19.12.1990 tarihleri arasındaki dönemde 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılık koşullarını taşımadığı anlaşılmakta ise de; davalı kurumca 1992 yılında çıkarılan yasa gereğince primler geçmişe yönelik, uyuşmazlık konusu dönemi de kapsar şekilde alınmış ve uzun sürelerde kullanılmışsa sonradan davacının bu döneme ilişkin sigortalılığının iptal edilmesi Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyi niyet kurallarına aykırıdır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1.10.1997 gün, 1997/10-578 Esas, 1997/758 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Nevar ki mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığı görülmektedir. Yapılacak iş; davacının 1992 affından yararlanarak yaptığı prim ödemelerinin uyuşmazlık konusu olan 07.04.1986-19.12.1990 tarihleri arasındaki dönemi kapsayıp kapsamadığını Kurum’dan sormak gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle tespit etmek, çıkacak sonuca göre gerekirse yaşlılık aylığı talebi yönünden 1479 sayılı Yasa"nın geçici 10. madde koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak karar vermektir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.