20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12047 Karar No: 2016/11977 Karar Tarihi: 12.12.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12047 Esas 2016/11977 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/12047 E. , 2016/11977 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı idarece abonelik sözleşmesinin yapılması istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, HSYK"nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil Tüketici Mahkemesinin kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçtiği ve davaya bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Tüketici Mahkemesince ise davacı ile davalı arasında herhangi bir akti ilişkinin ve tüketici ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun 3. maddesine göre; tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin kiracısı olduğu taşınmazda sözlü kira akti bulunduğundan su aboneliğinin davacı adına alınmadığını, su aboneliğinin bu nedenle kiraya veren mal sahibi üzerinde olduğunu, mal sahibi tarafından su aboneliği iptal ettirildiğinden işyerinde suyun kesildiğini, su aboneliğinin kendi adına açılması amacıyla davalı kuruma başvurulduğunu, davalı tarafından kiraya veren kişi olmadan su aboneliğinin açılmayacağının söylendiğini belirterek ... adresinde bulunan kiracısı olduğu işyerine su aboneliği açılmasını talep ve dava etmiştir. Tüm dosya kapsamı ve tarafların beyanları birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında herhangi bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bir an için taraflar arasında tüketici ilişkisinin bulunduğu düşünülse dahi davacının işyeri için abonelik kurulmasını talep ettiğinden uyuşmazlıkta tüketici olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Buna göre 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici işlemi niteliğinde olmayan uyuşmazlığın HMK"nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12.12.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.