![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2019/10558
Karar No: 2020/12313
Karar Tarihi: 08.12.2020
Danıştay 6. Daire 2019/10558 Esas 2020/12313 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/10558
Karar No : 2020/12313
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : ... Turizm Yat. İnş. Eml. San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Antalya İli, … İlçesi, … Beldesi, … ada, … parsel (eski … ada, … parsel) sayılı taşınmazda bulunan yapıların, çekme mesafelerinin ihlal edilerek inşa edildiği, inşaat emsalini aştığı, dolayısıyla imar mevzuatına aykırı olduğu ileri sürülerek, 3194 sayılı İmar Kanununun ilgili maddeleri uyarınca mühürleme, yıkım ve para cezası verilmesi yolunda işlemler tesis edilmesi istemiyle komşu parsel maliki olan davacı tarafından yapılan başvurunun reddine ilişkin … günlü, … sayılı … Belediye Başkanlığı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 23/02/2017 tarih ve E:2014/11709, K:2017/980 sayılı kararıyla bozulması üzerine bozma kararına uyularak; davalı idarece sunulan krokilerden, ... Belediye Meclisinin … günlü, … ve … sayılı kararıyla kabul edilen ve Alanya Belediye Meclisinin … günlü, … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli imar planı ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı tadilatıyla davacının … ada, … sayılı parselin(eski … ada, … parsel) sınır komşusu olmaktan çıktığı, dava konusu parselle sınır komşusu olmaktan çıkan davacının bu davada meşru ve güncel bir menfaatinin kalmadığı ve dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Mahkeme kararının dayanağı olan işlemin iptal edilmiş olduğu, davacının tapu kaydında malik olarak göründüğü, mülkiyet hakkının dayanağının tapu kayıtları olduğu, belediye encümen kararıyla mülkiyetin değişmesinin söz konusu olmayacağı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Antalya İli, Alanya İlçesi, ... Beldesi, … ada, … parsel (eski … ada, … parsel) sayılı taşınmazda bulunan yapıların, çekme mesafelerinin ihlal edilerek inşa edildiği, inşaat emsalini aştığı, dolayısıyla imar mevzuatına aykırı olduğu ileri sürülerek, 3194 sayılı İmar Kanununun ilgili maddeleri uyarınca mühürleme, yıkım ve para cezası verilmesi yolunda işlemler tesis edilmesi istemiyle komşu parsel (… ada, … parsel) maliki olan davacı tarafından yapılan başvuru … günlü, … sayılı ... Belediye Başkanlığı işlemiyle reddedilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesinde, iptal davası; yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı oldukları ileri sürülen idari işlemlerin iptalleri amacıyla menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan dava olarak tanımlanmış; 14. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendinde, dava dilekçelerinin ehliyet yönünden inceleneceği; "İlk İnceleme Üzerine Verilecek Karar" başlığını taşıyan 15. maddesinin 1/b fıkrasında ise, 14. maddenin 3/c bendinde yazılı hallerde davanın reddine karar verileceği kuralı yer almıştır.
İptal davası, idarenin hukuka uygun davranmasını sağlayan en önemli denetim araçlarından olmakla birlikte, her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılabilmesinin idarenin işleyişini olumsuz yönde etkileyeceğini öngören yasa koyucu, iptal davaları için "menfaat ihlali"ni, subjektif ehliyet koşulu olarak düzenlemiştir. Dava konusu işlemle davacı arasında menfaat ilgisinden söz edilebilmesi için kişisel, meşru ve güncel bir menfaatin mevcut olması gerektiği gerek öğretide gerekse içtihatlarda kabul edilmektedir.
Menfaatin güncel olması, iptal davasına konu olan idari işlem nedeniyle davacının ihlal edilen menfaatinin, iptal davasının açıldığı anda var olmasını ve dava sonuna kadar devam etmesini ifade etmektedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere, menfaat ihlalinin, iptal davasının açıldığı tarihte varolması ve dava sonuçlanıncaya kadar devam etmesi gerekmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; bulunduğu bölgenin yapılaşma şartlarına, ruhsatlı projesine aykırılıklar içerdiği sabit olan yapı hakkında belediyece işlem başlatılması gerekirken, bu yöndeki başvuruyu reddeden işlemde sebep unsuru yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının, ... Belediye Meclisinin … günlü, … ve … sayılı kararıyla kabul edilen ve Alanya Belediye Meclisinin … günlü, … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli imar planı ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı tadilatıyla davacının mülkiyetindeki taşınmazın … ada, … sayılı parselin sınır komşusu olmaktan çıktığı, davacının kendi isteği ve talebiyle yapılan imar planı tadilatıyla … ada, … sayılı parseldeki hissesinin daha değerli bir parsel olan … ada … sayılı parselle takas edildiği ve … ada, … sayılı parselin park alanı (yeşil alan) olduğunun davalı idare tarafından temyiz dilekçesinde beyan edilmiş olduğunun ve menfaat ihlalinin, iptal davası sonuçlanıncaya kadar devam etmesi gerektiğinin göz önünde bulundurulmak suretiyle davacının mülkiyetindeki taşınmazın … ada, … sayılı parselin sınır komşusu olup olmadığı hususunun araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, İdare Mahkemesince, bozma kararına uyularak 27.02.2018 tarihli ara kararla; davalı idareden, dava konusu Alanya İlçesi, ... Beldesi, … ada … sayılı parsel ile … ada … sayılı parselin ve … ada … sayılı parselin birbiriyle ilişiğini gösteren 1/1000 ölçekli uygulama imar planının söz konusu parsellerin renkli kalemle işaretlenmiş onaylı örneğinin istenildiği, ayrıca davacının maliki olduğu … ada, … sayılı parselin takas edildiği, ... ada, ... sayılı parselin dava konusu edilen alanla sınır komşusu olup olmadığının sorulduğu ve buna ilişkin bilgi ve belgelerin istenildiği, davalı idarenin 23.03.2018 tarihli ara karar cevabı ekinde 1/1000 ölçekli ... Mahallesi Uygulama İmar Planı örneğinin gönderildiği, bahse konu imar planı örneğinde; davacının maliki olduğu ... ada, ... sayılı parselin takas edildiği, ... ada, ... sayılı parselin "trafo" kullanımında kaldığı, davacının maliki olduğu ... ada, ... sayılı parselin takas edildiği, ... ada, ... sayılı parselin dava konusu edilen alanla sınır komşusu olup olmadığı hususunda herhangi bir beyanda bulunulmadığı, dolayısıyla bozma kararında araştırılması istenilen hususun tam olarak açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, davacı tarafından, ... ada, ... sayılı parselin sınır komşusu olan taşınmaz üzerindeki mülkiyetinin devam etmekte olduğunun, taşınmazını ... ada, ... sayılı parselin sınır komşusu olmaktan çıkardığı iddia edilen imar planı tadilatının iptaline karar verilmiş olduğunun ileri sürüldüğü görülmektedir.
Bu durumda, davacının maliki olduğu taşınmazın dava konusu edilen taşınmazla sınır komşusu olmaktan çıkıp çıkmadığı ve davacının ... ada, ... sayılı parsel üzerindeki mülkiyetinin devam edip etmediği hususları açıklığa kavuşturulmak ve menfaat ihlalinin, iptal davası sonuçlanıncaya kadar devam etmesi gerektiği göz önünde bulundurulmak suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, davacının mülkiyetindeki taşınmazın, imar planı tadilatıyla ... ada, ... sayılı parselin sınır komşusu olmaktan çıktığının anlaşılması ve bu nedenle davacının bu davada meşru ve güncel bir menfaatinin kalmadığı ve dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesi durumunda, yargılama giderlerine hükmedilirken davanın açıldığı tarihteki haklılık durumunun göz önünde bulundurulması gerektiği tabiidir.
Bu itibarla, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin temyize konu .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 08/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.