15. Ceza Dairesi 2016/4094 E. , 2018/7611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 168/2, 62, 51, 52. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Meram V.D. mükellefi...Ltd. ticari ünvanlı şirketin vekaletnameli vekili (Konya 1. Noterliğinin 12/03/2009 tarih ve 4338 yevmiye no’lu) olan avukat sanığın; Konya 14. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4056 E. sayılı dosyasında alacaklısı .. Ltd. borçlusu Senomar. Ltd. olan 26.380 TL borç miktarı üzerinden 17/04/2009 tarihinde başlatılan ve sanığın bilgisi dışında kesinleşen ilamsız takip nedeniyle borçlunun bir kısım mallarının haczedilerek muhafaza altına alındığı, 26/05/2009 tarihinde (bu tarih itibariyle dosya borcu: 31.734 TL) kaşe ve imzasını havi tahsilat makbuzuyla katılandan ilgili icra dosyasına yatırılmak üzer aldığı 32.000 TL’yi o dosyaya yatırmadığı, Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2009/417 E. sayılı dosyasında menfi tespit davası açması, 27/05/2009 tarihinde ilgili mahkemeden “ödemelerin durdurulması kararı” aldığı, hukuk davasının devamı sırasında Afyonkarahisar 3. İcra Müdürlüğü’nün 2009/304 talimat dosyasıyla 22/07/2009 tarihinde alacaklı tarafça yapılan haciz esnasında borçlu şirket yetkilisi (münferiden müdür) katılan tarafından 33.250 TL tekrar ödeme yapılarak dosyanın infazının sağlandığı, bu şekilde sanık tarafından icra dosyasına herhangi bir para yatırılmayarak, görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; her ne kadar sanık aşamalardaki savunmalarında; katılan tarafından kendisine ödenen 37.000 TL. paranın açılan menfii tespit davasının masraf ve ihtiyati tedbir bedelinin yatırılmasına kadar, borçlu şirkete tekrara haciz için gelindiğini, 1 yıl şirkete avukatlık yapmasından alacaklı olduğunu, katılan tarafından ödenen ücretlerden 5.000 TL. ve 15.000 TL"yi iade ettiğini, bakiyeyi de hapis hakkı için kullandığından iade etmediğini belirtmişse de; 25.01.2016 tarihli bilirkişi raporunda; sanık tarafından 26.05.2009 tarihinde 32.000 TL. alınmış olmasına rağmen, Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2009/417 Esas sayılı dosyasının 15.05.2009 tarihli tensip zaptında yer alan ihtiyati tedbir kararının infazı için gereğinin yapılmadığı, sanık tarafından alınan paranın ihtiyati tedbir kararının infazı için kullanılmadığından, katılanın 22.07.2009 tarihinde haciz işlemine muhatap olduğu ve katılanın 2. kez para ödemek zorunda kaldığı, sanık tarafından hapis hakkının ve hangi alacak kullanıldığına dair bir bildirim olmadığından, usulüne uygun hapis hakkı kullanımının olmadığı yönünde görüş ve kanaatinin bildirilmesi, katılan beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "12 gün", "1.200 gün" "600 gün”, “500 gün” 10.000 TL" ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", "4 gün" ve "80 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.