MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
5271 sayılı CMK"nun "Arama Kararı" başlıklı 119. maddesinin 4. fıkrasında "Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, işyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişi bulundurulur." şeklinde; aynı yasanın "Delillerin Ortaya Konulması ve Reddi" başlıklı 206. maddesinin 2. fıkrasının a bendinde kanuna aykırı olarak elde edilmiş delilin reddedilmesi gerektiğine, "Delilleri Takdir Yetkisi" başlıklı 217. maddesinin 2. fıkrasında ise yüklenen suçun, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebileceğine ilişkin düzenlemeler bulunmaktadır.
Somut olayda, mahkemece savunma ve olay tutanağına dayanılmak suretiyle mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Oysa, sanık ..."in tüm aşamalarda inkara yönelik savunmada bulunmuş ve dava konusu eşyanın kendisinin çalıştırdığı işyerinde bulunduğundan haberdar olmadığını beyan etmiştir. Sanığın işyerinde yapılan arama sonucu düzenlenen olay tutanağının emniyet görevlileri ile sanıklar tarafından imzalanan arama işlemine Cumhuriyet savcısının katılmadığı, ihtiyar heyeti veya komşulardan iki kişinin de arama sırasında hazır bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu tespitlere göre, yasanın emredici hükümlerine uyulmadan yapılan arama sonucu elde edilen deliller ve bu kapsamda el konulan eşyanın, hukuka aykırı olarak elde edilmiş delil niteliğinde olması nedeniyle hükme esas alınamayacağı ve dosya içeriğinde bundan başkaca sanık ..."in cezalandırılmasına yeterli delillerin bulunmadığı gözetilerek, atılı suçtan sanığın beraati yerine, delillerin takdirinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/06/2015 günü oyçokluğu ile karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ

Suça konu kaça eşyaların yakalandığı iş yeri sahibi olan sanık, üzerine atılı suçu kabul eden ve temyize gelmeyen diğer sanık Eşinin kardeşi olan ..."in dükkanında çalıştığını bu eşyaları satmak için bulundurduğunu olay günü kendisinin haberdar olduğunu beyan etmesi karşısında, ele geçen kaçak eşyanın cins ve miktarı dikkate alındığında, aynı dükkanda bilgisi dışında diğer sanığın bu kaçak eşyaları satamayacağının anlaşılmasına göre mahkumiyeti yönündeki Mahal mahkeme kararının onanması gerekirken, sanıklarcada inkar edilmeyen ve Sanık ... tarafından da kabul edilen kaçak eşyaya dair; sayın çoğunluğun arama kararının icrası sırasında şekli eksiklik nedeni ile, aramanın hukuka aykırı olduğundan elde edilen delilin mahkumiyete esas teşkil etmeyeceğinden bahis ile beraatine karar verilmesi gerektiğine dair bozma kararına, anılan gerekçe ile muhalif görüşteyim.