15. Ceza Dairesi 2016/3000 E. , 2018/7602 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; TCK"nın 158/1-j, 62, 52/2, 52/4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK"nın 207/1, 62, CMK 231. maddeleri gereğince mahkumiyet ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Sanıklar ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 158/1-j, 62, 52/2, 52/4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler ve özel belgede sahtecilik suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, sanık ... müdafii, sanık ... ve müdafii, sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ile ..."in uzun süredir arkadaş oldukları, sanık ..."ın ekonomik yönden sıkıntıya girmesi ve bankalarla sorununun olması nedeniyle sanık ..."in bilgisi dahilinde onun adına HSCB Bank"a telefonla kredi kartı başvurusunda bulunduğu, kurye ile gelen kredi kartını ..."in teslim alarak ..."a kullanması için verdiği, ... adına kayıtlı kredi kartının ... tarafından dört yıla yakın süredir kullanıldığı, sanık ..."ın HSCB Bank"tan ... adına kredi kartını alırken kendi telefon numarasını vermesi üzerine aynı bankadan telefonuna gelen bilgi mesajında kredi kullanabileceği belirtildiğinden sanık ..."ın bu kez ... adına kredi başvurusunda bulunduğu, kredi başvurusunun kabul edilmesi üzerine ..."den kimliğini istediği ve aldığı, sonra yanında çalışan sanıklar ... ile ..."a ..."in kimliğini vererek kredi işlemlerini halletmesi için bankaya gönderdiği, ..."nın ... adına olan kimlik kartını ibraz edip banka görevlisine kendisini ... olarak tanıtıp kredi sözleşmesi ile ilgili formu doldurmak için aldığı, yanında bulunan ... ile birlikte kredi formunu doldurup imzalayarak 11.000 TL krediyi alarak bankadan ayrıldıkları, bu suretle sanıkların atılı suçları işlediklerinin iddia olunduğu olayda;
1- Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Beyanlar, kamera kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sanıkların atılı suçu işledikleri anlaşıldığından mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ... müdafiinin, sanıklar ... ve ..."un temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın, sanık ..."a daha öncesinde kendi adına kredi kartı çıkarıp kullanmasına rıza göstermesi eyleminin bu eylem açısından tek başına delil oluşturmaması, tüm dosya kapsamından sanığın diğer sanıklarla birlikte hareket ederek kimliği kullanılmak suretiyle bankadan kredi çekilmesi olayında yer almak suretiyle atılı suçtan cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve innadırıcı deliller elde edilememesi nedeniyle beraatine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçe ile mahkumiyetine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.