4. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/697 Karar No: 2012/3257 Karar Tarihi: 01.03.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/697 Esas 2012/3257 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ve davacı karşılıklı olarak tazminat istemişlerdir. İlk derece mahkemesi, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise reddine karar vermiştir. Davalı-karşı davacı temyiz etmiş, ancak Yargıtay kararı onamıştır. Karşı oy yazısında, ceza hukuku açısından suç oluşturan eylemden kaynaklı manevi tazminat istemiyle ilgili davada, davalının beraat ettiği ceza davasındaki yetersiz delillerin burada da delil olarak kabul edilmesi nedeniyle asıl davanın kısmen kabulünü doğru bulunmadığı belirtilmektedir. Kanun maddeleri olarak, suç isnadının delillendirilmesi ve tazminat taleplerinin tutarının belirlenmesi için Medeni Kanun ve Ceza Kanunu esas alınmaktadır.
4. Hukuk Dairesi 2011/697 E. , 2012/3257 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı tarafından birbirleri aleyhine 11/02/2004 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 02/11/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 01/03/2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi. (M) KARŞI OY YAZISI Dava, ceza hukuku açısından suç oluşturan eylemden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise reddine karar vermiş; hükmü davalı-karşı davacı temyiz etmiştir. Dairemiz değerli çoğunluğunun onama kararına aşağıda belirteceğim nedenlerle katılamıyorum. Davalı, görevli memura hakaret ve tehdit suçlarından sanık olarak ... 3.Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmış, delil yetersizliğinden beraat etmiştir.Yargıtay 4. Ceza Dairesi bu kararı eksik soruşturma ve yetersiz gerekçeye istinaden hüküm verildiği gerekçesiyle bozmuştur.Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda yine aynı gerekçe ile sanığın beratı yönünde hüküm kurulmuş, Yargıtay 4.Ceza Dairesi dava zamanaşımının gerçekleştiğini bildirerek kamu davasının düşürülmesine karar vermiştir. Yerel mahkeme kararında, ceza dosyasında dinlenen tanık ifadelerine dayanıldığı anlaşılmaktadır. Kararda da belirtildiği gibi, ... dışındaki tanıklar davalının zabıta memuru olan davacıya ayran dağıtma talimatı vermediğini söylemektedirler. ... 31.07.2002 tarihinde muhakkike verdiği ifadede, Zabıta Müdür yardımcısı olan davalının kendilerinden Ramazan çadırındaki ayran dağıtımına yardımcı olunmasını istediğini, kendisinin de ayran dağıtımına gittiğini beyan etmekte, duruşmada ise, verilen görev üzerine oradan ayrıldığını söylemektedir. Davacıya yönelik hakaret ve tehdit fiilinin meydana geldiğine ilişkin hiçbir tanık beyanı yoktur. Buna rağmen, tanıkların belediyede amir pozisyonunda çalışan davalıdan etkilenecekleri varsayımıyla bunların ifadelerini şüpheli kabul edip, davacının iddiasını üstün tutarak asıl davanın kısmen kabulü doğru ve hukuka uygun olmamıştır. İspat olunamayan davanın reddi gerektiği görüşünde olduğumdan, asıl davanın kısmen kabulünü onayan sayın çoğunluğun kararına karşıyım. 01/03/2012