Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4419
Karar No: 2015/3410
Karar Tarihi: 07.04.2015

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/4419 Esas 2015/3410 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/4419 E.  ,  2015/3410 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyiz konusu 162 ada 51, 249 ada 137, 139, 142 ve 251 ada 11 parsel sayılı 9.581.58, 4.233.72, 8.089.61, 222,70 ve 1.173,81 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ..., 250 ada 1 ve 251 ada 1 parsel sayılı 654,64 ve 1.630,95 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar aynı nedenle davalı ..., 252 ada 1 parsel sayılı 512,32 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenle davalı ... ve 162 ada 36 parsel sayılı 697,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise aynı nedenle dava dışı Emine Fatma Yakar adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak temyiz konusu 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamı, diğer taşınmazların ise 1/2 hissesi hakkında dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların davalı tarafın kullanımında olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacılar ... ve ..., dava konusu 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kendilerine ait olduğunu, diğer taşınmazların ise davacı ve davalı tarafın ortak miras bırakanından kaldığını ve 1/2 payının davalılara, 1/2 payının ise kendilerine ait olduğunu ileri sürerek dava açmışlardır. Mahkemece, davacı tarafça iddia edilen ortak miras bırakanın kim olduğu sorulup saptanarak nüfus kayıtları veya veraset ilamı getirtilmemiş, davacı tarafın 02.05.2011 tarihli dilekçeleriyle bildirdiği tanık listesinde isimleri olan tanıklara keşif gün ve saatini bildirir davetiye tebliği ile keşifte hazır olmaları sağlanmamış, taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ne sıfatla kullanıldığı hususlarında yeterli olmayan ve birbirleriyle çelişkili bulunan tanık ve bilirkişi sözleri ile yetinilerek karar verilmiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle davacı taraftan evveliyatında taşınmazın maliki olduğunu belirttikleri ortak miras bırakanın kim olduğu konusunda bilgi alınmalı, bu konunun açıklığa kavuşturulmasının ardından murisin nüfus kayıtları ve veraset ilamı getirtilerek mirasçılık ilişkisi belirlenmeli, bundan sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli
    taşınmazların kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ne sıfatla kullanıldığı, çekişmeli 252 ada 1 parsel sayılı taşınmaz dışındaki taşınmazların usulünce belirlenen ortak miras bırakandan kaldığının belirlenmesi durumunda tüm mirasçıların katılımı ile geçerli bir şekilde paylaşım yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise hangi tarihte paylaşıldığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; alınacak beyanlara göre tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde, tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla ve gerekirse yüzleştirme yapılmak suretiyle dinlenilerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının temyiz edenlere iadesine, 07.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi