2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/31440 Esas 2017/8978 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/31440
Karar No: 2017/8978
Karar Tarihi: 31.10.2017

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/31440 Esas 2017/8978 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 2004 sayılı Kanuna aykırılık suçundan yargılanan sanığın beraatına hükmetti. Ancak şikayetçi vekili, karara itiraz ederek temyiz isteğinde bulundu. Mahkeme, sanığın suçu işlediğine dair somut delil olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmesinin doğru olduğunu belirtti ve temyiz isteğini reddetti. Ancak sanığın \"ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi\" suçu ile ilgili olarak şikayet hakkının düşürülmesi gerektiğini ancak yerel mahkemenin yanlışlıkla beraat kararı verdiğini tespit ettiğinden hüküm BOZULDU. Şikayetçi vekilinin şikayet hakkının süresi dolmuş olması nedeniyle sanık hakkında yeniden yargılama yapılmasına gerek yoktur. Kararda geçen kanun maddeleri: İİK’nın 331, 351, 345/a, 333/a, 347 maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2015/31440 E.  ,  2017/8978 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Beraat

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanık hakkında İİK’nın 331. maddesine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede,
    İİK"nın 351. maddesindeki, şikayetçinin şikayet dilekçesi veya beyanında gösterdiği deliller ile bağlı olduğuna ilişkin düzenleme çerçevesinde şikayet dilekçesi ve ilgili icra takip dosyası incelendiğinde, sanığın ne tür eylemleri ile hangi mal varlığını alacaklıyı zarara sokmak kastiyle devrettiğinin somut bir şekilde belirtilmediği gerekçesiyle beraat kararı verilmesi gerekirken, sonuç itibariyle doğru olan beraat kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    2-Sanık hakkında İİK’nın 345/a maddesine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede,
    Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    3-Sanık hakkında İİK’nın 333/a maddesine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede,
    Sanığın üzerine atılı “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun takibi şikayete bağlı olup, icra takip dosyasının kesinleşme tarihinin suç tarihi olduğu anlaşılmakla, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"unun 347. maddesinde düzenlenen "şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer” hükmü karşısında şikayetçi vekilinin, suça konu olayda bir yıllık süre geçtikten sonra 11/12/2012 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “.... beraatine” ibaresi çıkartılarak, hüküm fıkrasına “...şikayet hakkının düşürülmesine” ibaresi eklenmek suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.