17. Hukuk Dairesi 2015/2843 E. , 2017/8540 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından manevi tazminat ile sınırlı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu aracın müvekkilinin kullandığı araca arkadan çarpması sonucu müvekkilinin sağ bacağının kırıldığını, uzun süre hastanede ve evinde tedavi gördükten sonra bu zaman içerisinde kapalı olan elektrik dükkanına zoraki olarak gelip gittiğini, hala yürürken zorlandığını, elektrikçilik mesleğinde özellikle ... yerlere ve direklere çıkma gibi işlemleri ayağı güçlü olmadığından yapamadığını, yaralanmadan dolayı uzun süre tedavi görmesi, kendi mesleğini yapamaması, dükkanının uzun süre kapalı kalması ve şu anda tam çalışır durumda olmaması nedeniyle maddi zarara uğradığını, elem çektiğini beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 1.12.2009 tarihli dilekçesiyle yapılan harici araştırma sonucu davalı ... Anonim Şirketi’nin ... A.Ş. tarafından her tür hak ve yükümlülüğü ile devralındığı tespit edildiğinden ...nin davaya dahil edilmesini istemiş, 25.7.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini toplam 68.255,28 TL’ye yükselterek ...A.Ş.’nin davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin kusuru olmadığını, taleplerin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ...O. vekili, aracın mülkiyeti müvekkili şirkete ait olmakla birlikte müvekkilinin aracın zilyetliğini 3226 Sayılı Finansal kiralama Kanunu çerçevesinde 18/05/2005 tarihli finansal kiralama sözleşmesi ile...A.Ş.’ye devrettiğini, kazanın meydana geldiği 01/05/2007 tarihinde finansal kiralama sözleşmesinin devam ettiğini ve kiracının aracın işleteni olduğunu, işletimi ve gözetiminin kiracı şirkete ait olduğunu, müvekkili şirketin malın yalnızca bedelini ödemekle, yani malın finansmanını sağlamakla yetindiğini, davada müvekkilinin taraf olmadığını, davanın aracın işletenine açılması gerektiğini beyanla, davanın husumet yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1.) davanın kısmen kabul-kısmen reddi ile a.) davalı ...A.Ş ile ...A.Ş yönünden davanın reddine, B.)Davalı... yönünden maddi tazminat talebinin kabulü ile 68.255,28 TL. maddi tazminatın, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ..."dan tahsili ile davacıya verilmesine, C.) Davalı ... yönünden manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5000,00 TL. manevi tazminatın, davalı ..."dan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından manevi tazminat ile sınırlı olarak temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sürücü ... haksız fiil sorumlusu olup herhangi bir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın kaza tarihinde yükümlü olduğu tüm borçlar yönünden temerrüde düşer. Davacı dava dilekçesinde manevi tazminat için kaza tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini talep ettiği halde, mahkemece davalı ... bakımından manevi tazminat alacağı için hiç faize hükmedilmemiş olması doğru görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen husus doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK."nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK."nun 438/7 maddesi uyarınca manevi tazminata ilişkin hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 1-c) no’lu hüküm fıkrasındaki ‘‘davalı’’ ibaresinden önce gelmek üzere "1.5.2007 kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle" ibarelerinin eklenmesi suretiyle manevi tazminata ilişkin hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.