Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8001
Karar No: 2016/11886

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/8001 Esas 2016/11886 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/8001 E.  ,  2016/11886 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 18.02.2011 tarihli dilekçesi ile; ... köyü, 1072 ve 1073 sayılı parsellerin Hazine adına kayıtlıyken Hazinenin düzenlediği ihale sonucu davacı ihale ile satın alındığını, Orman Genel Müdürlüğünün bu taşınmazlar yönünden .... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/542 E. - 2007/551 K. sayılı dosyasında görülen davanın kısmen kabul edilerek, iptal edilen kısımların toplam 2917 m² olarak Hazine adına tescil edildiğini, iptal edilen bölümlerin arsa değerinin 750.000.-TL olduğunu, esasen kalan bölümlerinde kullanılamayacak halde olduğunu, davacının bu yerleri tapu siciline güvenerek ihale ile aldığını, Hazinenin uğranılan zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek 750.000.-TL"nin davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili mahkememize verdiği 10/05/2011 havale tarihli cevap dilekçesinde, davanın zamanaşımına uğradığını, tapu iptal tescil davasının kesinleşme tarihi üzerinden 1 yıllık dava açma zamanaşımının geçtiğini, reddi gerektiğini ayrıca değerin yüksek gösterildiğini ileri sürerek davanın usûl ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 1072 ve 1073 sayılı parsellerin davacı adına kayıtlı iken Orman Yönetiminin açtığı dava sonucu kısmen tapularının iptaline karar verildiği, davacı ve davalının temyzi üzerine hükmün Orman Yönetiminin temyiz ettiği bazı kısımlar yönünden bozulduğu, ancak taraflarca karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine temyiz incelemesi sırasında bozulmasına karar verilen kısımlar yönünden bozma kararının kaldırılarak hükmün o kısımlar yönünden de onanmasına, diğer karar düzeltme taleplerinin reddine 02.11.2009 tarihinde karar verildiği anlaşılmaktadır.
    4721 sayılı TMK"nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi ""Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur."" hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin sorumluluğu için önem taşımamakta, sadece, Devletin memuruna rücu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 gün ve 2009/4 - 383 E. - 2009/517 K.; 16.06.2010 gün ve 2010/4 - 349 E. - 2010/318 K. sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi, tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK"nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
    Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında, davacıya ait tapu kaydının taşınmazların orman sınırı içinde kaldığı gerekçesiyle kısmen iptal edildiği, her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de taşınmazların hükmen Hazine adına tescil edildiği sonra satış yoluyla davacıya intikal ettiği, tapunun kısmen iptal edilmesinde TMK"nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının zararının tazmininin gerektiği kuşkusuzdur.
    Açıklanan nedenlerle, TMK"nın 1007. maddesinde düzenlenen objektif (kusursuz) sorumluluk halinin, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 41. ve devamı maddesinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu ile ilgisi bulunmadığından, aynı Kanunun 72. maddesindeki (818 sayılı Kanunun 66. maddesi) zamanaşımı kurallarının uygulanma imkanı olmadığı gibi, TMK"nın 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için de, ayrıca zamanaşımı süresi belirlenmemiştir. Bu itibarla, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesindeki (818 sayılı Kanunun 125. maddesi) 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması esas olup, iş bu dava da tapu iptaline ilişkin kararın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde açıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi, doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/12/2016 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi