Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3476
Karar No: 2012/2256
Karar Tarihi: 22.03.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3476 Esas 2012/2256 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/3476 E.  ,  2012/2256 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı Vek. Av. ... ile bir kısım davalılardan ..., ... ve davalı ... Vek. Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalılar .... ve ..."nin kooperatifin kuruluşundan 19.06.2005 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıklarını, davalıların, alınan inşaat malzemesi miktarını fazla gösterdiğini, ödenen borçları ikinci kez kaydettiğini, vergi ve elektrik borçlarını zamanında ödemeyerek faiz ödenmesine sebebiyet verdiklerini, özel işçiliklerin bedelini kooperatif hesabından ödettiklerini, zimmetlerine para geçirdiklerini, kasada bulunması gereken parayı yeni yönetime teslim etmediklerini, böylece kooperatifi yaklaşık 200.000,00 TL zarara uğrattıklarını ileri sürerek, takriben 200.000,00 TL"nin zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, sorumluluğun doğması için zararın gerçekleşmesi gerektiğini, dava dilekçesinde kooperatifin ne şekilde zarara uğradığının açıklanmadığını, fazla olarak gösterilen malzemenin hangi ölçüte göre belirlendiğinin anlaşılamadığını, işçilik giderlerinin faturalandırılamadığını, 2002-2003 yıllarında yoğun malzeme girişi yaşandığını, kimi firmaların antipas ve boya faturası kestiklerini, mükerrer borç kaydının söz konusu olmadığını, resmi dairelere borçlarının bulunduğunu, kooperatifte çalışan ustaların sözleşme karşılığı çalıştıklarını, tüm evrak ve kayıtların yeni yönetime devredildiğini, ortaklardan toplanan paralar ve yapılan imalatlar karşılaştırıldığında iddia edilen zararın gerçekleşmesinin olanaklı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tanıkların senetle ispat edilmesi gereken hususlara dair beyanları nedeniyle tanık olarak gösterildikleri maddi vakıalar için beyanda bulunmayacakları, kooperatif defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, kooperatif hesapları ile harcamalar arasında 108.637,66 TL fark olduğu, kullanılan fazla malzeme değerinin 135.354,60 TL olduğu, böylece 243.992,26 TL zarar oluştuğu, zararın hesaplanmasında fahiş maliyet ve yok hükmündeki faturaların dikkate alındığı, tuğla maliyeti, gecikme cezalarının, antipas, cam, boya maliyetlerinin dikkate alınmadğı, sadece kaba inşaat malzemesi ve usulsüz fatura miktarlarının dahi talebi aştığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 200.000,00 TL"nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava, kooperatif eski yöneticilerinin kooperatifi zarara uğrattığı iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 62"nci maddesinde yönetim kurulu üyelerinin görevleri belirtilmiş, yönetim kurulunun, kooperatif amaçlarının gerçekleşmesi ve ortakların çıkarlarının korunması ile ilgili olarak yasalara, anasözleşme hükümlerine ve genel kurul kararlarına göre işleri titizlikle yürütecekleri ve kooperatifin başarısı ve gelişmesi yolunda gereken çabayı göstermekle görevli oldukları açıklanmış, aynı Yasa’nın 98"nci maddesi yollamasıyla TTK."nun 336/1 ve 5"nci maddesine göre kanun ve anasözleşmenin kendilerine yüklediği vazifeleri kasten veya ihmal neticesi olarak yapmayan yönetim kurulu üyelerinin müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir.
    Kural olarak yönetim kurulu üyeleri yaptıkları işlemleri belgelemek zorundadırlar. Ancak, belgeye dayanmadığından söz edilerek, her harcama ve ödeme usulsüz kabul edilemeyeceği gibi sadece belgelerin mevcut ve birbirini doğrular nitelikte olması da harcamaların usulüne uygun olduğunun kabulü için yeterli değildir. Bu tür bir uyuşmazlığın çözümlenmesi için öncelikle alınan malzemenin inşaatta kullanılıp kullanılmadığı, ödenen işçilik bedeli ve sair ödemelerin yerinde olup olmadığı, diğer bir deyişle, yapılan iş ile harcanan paranın uyumlu olup olmadığı belirlenmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta ise usulsüz fatura miktarları ve talimat yoluyla, inşaat projesini içermeyen dosya üzerinden alınan yetersiz bilirkişi raporunda belirlenen fazla malzeme bedeli üzerinden davalıların sorumluluğu cihetine gidilmiştir.
    Bu durumda, kooperatif defter, kayıt ve hesapları üzerinde inceleme yapılarak kooperatif gelirleri belirlenmeli, inşaat projesi getirtilip mahallinde keşif yapılarak inşaatta kullanılan malzemelerin evsafı ve miktarı tespit edilmeli, yapılan ödemelerle harcamaların yerinde olup olmadığı tetkik edilmeli, bilirkişilere, iddia ve savunmanın değerlendirilmesine, Yargıtay denetimine olanak sağlayan rapor tanzim ettirilmelidir. Bu tür bir inceleme ve araştırma yapılmadan, kooperatif kayıt ve belgelerinin usulsüz tutulması yalnız başına davalıların sorumluluğu için yeterli değildir.
    Bunun yanısıra, davalılar, ancak görev yaptıkları dönemde, kusurlu eylemleri neticesinde oluşan zararlardan sorumlu tutulabileceklerinden görev yaptıkları dönemler ile oluşan zararlar ve bu zararların davalıların kusurlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığının saptanması gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi