11. Hukuk Dairesi 2013/7194 E. , 2013/23533 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret (Kadıköy 1. Asliye Ticaret) Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20.12.2012 tarih ve 2011/544-2012/1369 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 17.08.2002 tarihinde "Reklam ve Prodüksiyon Sözleşmesi" adı ile bir karma akit imzalandığını, sözleşme konusunun yapımcı şirket olarak anılan müvekkili şirketin, yayıncı olarak anılan karşı taraf şirketin lisans hakkına sahip olduğu ulusal kablo yayın lisans hakkının 1 yıl süre ile kiralanması suretiyle programlarının müvekkili tarafından gerçekleştirilmesi olduğunu, sözleşmenin 9. madde hükümlerinde müvekkili şirkete seçimlik hak olarak kablo yayın lisans hakkına sahip karşı taraf şirketin hisselerini satın alma olanağı tanınıp şirkete değer biçildiğini, tarafların birbirine 31.10.2002 tarihine kadar taahhütte bulunduğunu, 15.11.2002 tarihli mutabakat gereği bu kez sadece karşı tarafın kablolu yayın lisans hakkının devrinin kararlaştırılıp bunun için 700.000 USD değer biçildiğini, 15.11.2002 tarihi itibarı ile 4756 sayılı Yasa gereği yönetmelik yayınlanmadığı için lisans hakkının devri işleminin gerçekleştirilemediğini, sözleşme gereğince RTÜK ve Türk Telekom"a ödenmesi gereken paraların müvekkili şirketçe ödendiğini, bu rakamlar içerisinde 5 yıllık kablo lisans bedelinin de olduğunu, 1 yıllık prodüksiyon sözleşmesi olarak başlayan ilişkinin aktin imzalanmasından 3 ay sonra hakkın devri sözleşmesine dönüştüğünü, ihtilafın 12 ay için öngörülen 300.000 USD"nin hakkın devri için belirlenen 700.000 USD"nin içinde mütalaa edilip edilemeyeceğine ilişkin olduğunu, müvekkili şirket yönünden aktin yapıldığı 17.08.2002 tarihi ile kablolu yayın lisans hakkının devri için mutabakata varılan 15.11.2002 tarihi arasında geçen süre için 90.000 USD"lik kira bedelinin kabul edilip buna bağlı olarak toplam 790.000 USD ödendiğini, karşı tarafın 300.000 USD kira bedeli ısrarı karşısında müvekkili şirketin Yapı Kredi Bankası Şaşkınbakkal Şubesi"ndeki hesabından 8 kıta çek keşide edilip 210.000 USD karşılığı 350.000.000.000 TL ödeme yapıldığını, bu çeklerin verilmesine rağmen davalı tarafın kablolu yayın lisans hakkı devrini gerçekleştirmediğini iddia ederek davalıya kablolu yayın lisans belgesinin devri için gerekli borcun ödendiğinin tespiti ile 350.000.000.000 TL borçlu bulunmadıklarının tespitine ve kablolu yayın lisans hakkının müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 17.08.2002 tarihli "Reklam ve Prodüksiyon" sözleşmesinin bir kira sözleşmesi olmadığını, sözleşmede ulusal kablo yayın hakkının kiralanması şeklinde bir düzenleme olmadığı gibi bu şekilde yorumlanma imkanı da bulunmadığını, sözleşmenin reklam ve prodüksiyon sözleşmesi olduğunu, kiralama sözleşmesinin aktedilmediğini, yayını yapanın müvekkili şirket olup bu yayının yapılmasında program hazırlanmasının davacı şirket tarafından gerçekleştirildiğini, davacının yayın yapması durumunun hiçbir zaman vuku bulmadığını, kablolu yayın lisans devri ile ilgili ve bedelin ne kadar olduğu ile alakalı taraflar arasında sözleşme veya mutabakat bulunmadığını, 15.11.2002 tarihli bir mutabakat olmadığını, makbuz altındaki imzanın müvekkili şirket yetkilisi tarafından inkar edilip makbuzda müvekkili şirketin kaşesinin bulunmadığını, reklam ve prodüksiyon sözleşmesinin altıncı maddesi uyarınca sözleşmenin 17.08.2003 tarihinde sona erdiğini ve 25.12.2002 tarihli ihtarla feshedildiğini, feshedilen bir sözleşmenin devir sözleşmesine dönüştüğü iddiasının dinlenemeyeceğini, mevcut düzenlemede kablolu yayın lisansının devredilemeyeceğini savunarak haksız davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, uyulan Dairemiz bozma ilamı ve dosya kapsamına göre, çeklerin verilme nedeninin lisans devrinin gerçekleştirilmesi amacına ilişkin olduğu, lisans devrinin gerçekleşmediğinin kesinleşen İdare Mahkemesi kararı ile sübuta erdiği, dava konusu çeklerin bedelsiz kalması nedeniyle davacının davalıya karşı çeklerden dolayı borçlu olmadığı, davacının kablolu yayın lisans hakkının tescil istemini atiye bıraktığı, davacının lisans hakkının devir bedelinin ödendiğinin tespiti ve 17.08.2002 tarihli sözleşmenin 15.11.2002 tarihli sözleşme ile devir sözleşmesine dönüştüğüne dair olumlu tespit davasının ancak lisans hakkının devrinin tescili istemi ile birlikte incelenebilecek bir talep olduğu ve olumlu tespit talebinin tek başına incelenemeyeceği, tescil istemi de atiye terkedildiğinden davacının tespit taleplerinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 18.710,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.