20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10112 Karar No: 2016/11869
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/10112 Esas 2016/11869 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/10112 E. , 2016/11869 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi temsilcileri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ilçesi, ... köyünde bulunan 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yapılan kadastro çalışmaları sırasında davalı ... Yönetimi adına tespit edildiğini, oysa ki bu yerin müvekkili adına ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/05/1990 tarih ve 1987/144 E. - 1989/68 K. sayılı kararına dayanılarak tapuya tescil edildiğini, müvekkilinin 40 yılı aşkın zamandır zilyet ve tasarrufunda bulundurduğunu ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ile davacı adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi temsilcileri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro sonucu oluşan tapu kaydının, kadastro öncesi nedene dayalı olarak iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 2008 yılında 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4/3. maddesi hükmüne göre yapılmış ancak kesinleşmemiştir. "Taleple Bağlılık" ilkesi başlığını taşıyan 6100 sayılı HMK"nın 26. maddesi uyarınca hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Somut olayda, davacı taraf 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 12/07/2013 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (B) harfi ile işaretli bölümüne yönelik olarak dava açmış ve bu istemini yargılama sırasında değiştirmeden devam ettirmiştir. Mahkemece, davacının talebi aşılarak 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu husus mahkemenin gerekçeli kararında da belirtilmiş ve kısa kararda sehven parselin tamamı için hüküm kurulduğu, kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmamak adına bu hususun düzeltilmediğinden bahsedilmiştir. Taşınmazın tamamı yönünden hüküm kurulması HMK’nın 26. maddesi hükmüne aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/12/2016 günü oy birliği ile karar verildi.