Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/252 Esas 2010/1328 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/252
Karar No: 2010/1328

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/252 Esas 2010/1328 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2010/252 E.  ,  2010/1328 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSPİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,
    TARİHİ : 15/09/2009
    NUMARASI : 2008/40-2009/198

    Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, dava konusu 290 ada, 16 parsel sayılı taşınmazda iştirak halinde malik olduklarını, kayıt maliki murislerinin babası olan davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın yıllardır taşınmazdaki bağımsız bölümleri kiraya vererek gelirinden yararlandığını, sözlü uyarılara rağmen semerelerden yararlandırmadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli olarak 7.000 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur. 
    Mahkemece; elatmanın önlenmesine ve 7.000 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ..... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece; elatmanın önlenmesine,  7.000,00 TL ecrimisilin hüküm  altına  alınmasına  karar verilmiştir.
    Toplanan delillere ve tüm dosya  kapsamına  göre; kayden davacılara ait çekişme konusu taşınmazda davalının  haklı ve  geçerli bir neden bulunmaksızın tasarrufta  bulunduğu belirlenerek elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen  temyiz itirazı yerinde değildir. Reddine,
    Ancak,davacıların da kabulünde olduğu üzere davalının taşınmazı uzunca bir süre kullandığı gözetildiğinde davalı ile kayıt malikleri asında BK 299 maddesinde öngörülen sözlü olarak ariyet akdi yaptıklarının ve aynı Yasanın 304. maddesi uyarınca da dava açılmakla  akde son verildiği kabul edilmek suretiyle davalının dava tarihinden önce fuzuli şagil olmadığı gözetilerek ecrimisilden sorumlu tutulmaması gerekirken aksine düşüncelerle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
    Davalının  bu yöne  değinen temyiz itirazları yerindedir, kabulüyle  hükmün  belirtilen  nedenden  ötürü HUMK"nun 428. maddesi  uyarınca  BOZULMASINA, alınan peşin  harcın  temyiz  edene  geri  verilmesine, 10.2.2010 tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.