23. Hukuk Dairesi 2011/3735 E. , 2012/2235 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av....gelmiş davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin 25.10.1999 tarihli noter devir sözleşmesi ile dava dışı ...."in hissesini devralarak davalı kooperatifin ortağı olduğunu, müvekkilinin davalıya keşide ettiği 12.02.2007 ve 14.08.2007 tarihli noter ihtarları ile kooperatifin tüm bilanço, gelir gider farkı hesaplarının birer sureti ile, genel kurulların yapılıp yapılmadığı ve diğer bazı bilgilerin kendisine verilmesini istediğini, ancak davalı kooperatifin 07.09.2007 tarihli cevabi ihtarında müvekkilinin kooperatifin üyesi olmadığını, pay defterinde müvekkilinin ortaklığının yönetim kurulu kararı ile bir başka kişiye devreldildiğinin görüldüğünü, ayrıca arsa devirleri nedeni ile kooperatifin mal varlığının bulunmadığının bildirildiğini, oysa müvekkilinin hissesini hiç kimseye devretmediğini, yönetim kurulunun aldığı kararlarda müvekkilinin ortaklığının bir başka kişiye devredilmesinin mümkün bulunmadığını, müvekkilinin ihracına ilişkin herhangi bir ihtarnamenin de müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkilinin genel kurullara çağrılmadığını, davalı kooperatifin sahibi olduğu çok değerli taşınmazları devrettiğini, oysa kararların oybirliği ile alınması gerektiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatif üyeliğinin devam ettiğinin tespitine, davalı kooperatifin müvekkilinin katılımı olmadan yapılan genel kurulların yok hükmünde olduğundan iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif temsilcisi, kooperatif defterlerinde davacının kooperatif hissesinin devri hususunda bir beyan ve kayda rastlanamadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu davacının paydaşlık hususunun açıklığa kavuşacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacının 25.10.1999 tarihinde kooperatife ortak olduğu, davacının hissesini devretmek istediğine dair kooperatif kayıtlarında dilekçesi yok ise de, ortaklık pay defterinin incelenmesinde 25.01.2001 tarihli noter senedi ile davacının hissesini dava dışı ..."a devrettiği, daha sonra bu hissenin yönetim kurulunun 21.01.2007 tarihli kararı ile ..."na onun da 18.02.2002 tarihli dilekçesine müsteniden 27.02.2002 tarihli
yönetim kurulu kararı ile..."e bu kişinin de 02.06.2003 tarihli yönetim kurulu kararı ile ..."e devrettiğinin tespit edildiği, davacının 19.06.2000 tarihli genel kurulda yönetim kurulu üyeliğine seçildiğ ve ibranın yapıldığı 01.02.2001 tarihli genel kurul hazirun cetvelinde adının bulunmadığı ve bu tarihten sonraki hiçbir genel kurula katılmadığı gibi uzun süre kooperatifle ilişkisini devam ettiren bir işlem yaptığını da kanıtlayamadığı, bu hususun davacının 01.02.2001 tarihinden önce kooperatiften ayrıldığını gösterdiği, davalı kooperatifin 7 ortağının bulunduğu, başlangıçtan beri tüm ortakların asaleten veya vekaleten toplantılarda temsil edildiği, kararların oybirliği ile alındığı, davacının aradan yedi yıl geçtikten sonra 12.02.2007 tarihinde kooperatife ihtarname keşide ettiği, uzun yıllar boyunca kooperatifle bağlantı kurmayan sorumlulukların yerine getirmeyen ve genel kurullara katılmayan davacının üyelik tespitine ilişkin olarak dava açmasının MK"nun 2. maddesine aykırı olduğu, kooperatif üyesi olmayan bir kişinin genel kurul kararlarının iptali için dava açamayacağı, ayrıca genel kurulda alınan kararların oybirliği ile alındığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, üyelik tespiti ile genel kurul kararlarının iptali istemidir. Mahkemece, davacının hissesini 25.01.2001 tarihli noter senedi ile dava dışı ..."a devrettiği ve bu tarihten sonra kooperatifle ilişkisini kestiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Bu durum karşısında, davacıya dava dışı ... hakkında dava açılması yönünde uygun bir süre verilip, dava açılması halinde her iki dosya birleştirilmek suretiyle ve tüm deliller birlikte değerlendirilip, uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.