16. Hukuk Dairesi 2018/127 E. , 2021/239 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle "Mahkemece çekişmeli taşınmazın niteliği ile ilgili yöntemine uygun şekilde araştırma yapılmadığı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin sürdürülüş biçiminin ve süresinin yeterince araştırılmadığı, ayrıca taşınmazın niteliği ve zilyetlik hususlarında yapılan araştırmada hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, diğer taraftan alınan zirai bilirkişi raporunda, taşınmazın toprak yapısı ve niteliği ile ilgili ayrıntılı değerlendirmede bulunulmadığı ve taşınmazın ne kadar süredir ve ne suretle kullanıldığı hususlarına değinilmediği belirtilerek, sağlıklı sonuca varılabilmesi için, davaya konu taşınmazın tespit tarihi olan 2008 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif yapılması, ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması; bilirkişi ve tanık sözlerinin komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmesi; jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiden, hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarının ve niteliğinin, taşınmaz üzerinde imar- ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığının ve tamamlanmış ise tamamlanma tarihinin belirlenmesinin istenmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 113 ada 38 ve 217 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro tespitinin iptaline, dava konusu olan ve fen bilirkişisinin 31.01.2017 tarihli ek raporunda (A) harfi ile gösterilen 629,03 metrekarelik ve (B) harfi ile gösterilen 818,95 metrekarelik kısmın aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, geriye kalan kısma ilişkin bir dava bulunmadığından kalan kısımların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece hükme esas alınan 31.01.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 113 ada 217 parsel içerisinde bulunan taşınmaz bölümü hakkındaki hükme yönelik davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davalı Hazine, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümünün içerisinde bulunduğu 113 ada 217 parsel sayılı taşınmazın tespit ya da kayıt maliki olmadığı gibi, bu parsel hakkında açılmış bir davasının ya da açılan davaya katılımının da bulunmadığı anlaşıldığından, hükmü temyizde hukuki yararı bulunmayan davalı Hazine’nin temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
2- Mahkemece hükme esas alınan 31.01.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 113 ada 38 parsel sayılı taşınmaz içinde bulunan temyize konu taşınmaz bölümüne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde, davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Yargıtay bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine oluşan usuli müktesep hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi zorunludur. Mahkemece, bozma ilamından önce, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.801,10 metrekare bölüm yönünden hüküm kurulduğu halde; bozma ilamından sonra, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 818,95 metrekarelik bölüm yönünden hüküm kurulmuş olup, sözkonusu fen bilirkişi raporlarında taralı olarak gösterilen alanların farklı yerler olduğu ve bu haliyle raporlar birbiriyle uyumlu olmadığı gibi, dava konusu edilen taşınmaz bölümü içerisinde bulunan kayalıkların davaya dahil olup olmadığı, hükme esas alınan bölüm içerisinde kalıp kalmadığı, kalıyorsa ne olarak kullanıldığı anlaşılamamasına rağmen, bu husus açıklığa kavuşturulmadan karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte, davacının dava konusu ettiği bölüm çelişkiye yol açmayacak şekilde belirlenmeli; dava konusu taşınmazın "ambar" vasıflı olduğu göz önünde bulundurularak dava konusu edilen bölümün içerisinde bulunan kayalıkların kullanılıp kullanılmadığı, kullanılıyorsa ne şekilde kullanıldığı belirlenerek fen bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeli; dinlenilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin devletin hüküm ve tasarrufundaki yerlerden olup olmadığı, taşınmaz bölümü içerisindeki kayalıkların kullanılıp kullanılmadığı, kullanılıyorsa ne şekilde kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki oluştuğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; alınacak beyanlara göre tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde, tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilmeli ve gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle aykırılığın giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişisine dosya arasında bulunan hava fotoğrafları incelettirilerek, önceki bilirkişi raporu da irdelenmek suretiyle, taşınmazın sınırlarının ve niteliğinin, taşınmaz üzerinde imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığının ve tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığının belirlenmesi istenilmeli; taşınmazı tüm yönlerinden gösterir renkli fotoğrafları çektirilip dosyaya eklenmeli; fen bilirkişisine, önceki bilirkişi raporları arasında çelişkiyi de giderecek şekilde, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
22.01.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.