
Esas No: 2015/1910
Karar No: 2017/8467
Karar Tarihi: 02.10.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/1910 Esas 2017/8467 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacının oğlu ... adına kayıtlı davalı ... şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırılan aracın davacının oğlu ..."in sevk ve idaresinde iken 05/09/2012 tarihinde meydana gelen tek taraflı kazada davacının eşi yolcu ... ve oğlu sürücü ..."in vefat ettiğini, davacının ölenlerin desteğinden yoksun kaldığını, ayrıca cenaze giderlerinin bulunduğunu, araçta hasar meydana geldiğini, bu zararlardan ... şirketinin sorumlu olduğunu ileri sürerek oğlu ..."in vefatından dolayı şimdilik 5.000.00 TL maddi tazminat, eşi ..."in vefatından dolayı şimdilik 5.000.00 TL maddi tazminat, cenaze ve dini merasim masrafları için şimdilik 500.00 TL maddi tazminat ve kazada pert olan aracın bedeli için şimdilik 500,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplam 11.000.00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 05.09.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 07.05.2014 tarihli dilekçesi ile araç bedeline ilişkin taleplerini atiye bırakarak davacının eşi ... yönünden 5.000,00 TL maddi tazminatını 127.775,33 TL, davacının oğlu ... yönünden 5.000,00 TL maddi tazminatını 50.043,00 TL ve 500,00 TL cenaze ve dini merasim masraflarını 2.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; poliçe kapsamında davalı tarafın ancak 3.kişilere karşı hukuki sorumluluklarının bulunduğunu, davacının ise 3.kişi konumunda olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 141.485,73 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma zararı istemine ilişkindir.
Davalı tarafça hatır taşıması savunmasında bulunulmuş, mahkemece olayda hatır taşımasının olduğu kabul edilerek tazminattan %30 oranında indirim yapılmıştır.
Somut olayda; davalıya sigortalı araç işleteni/sürücüsü destek ... davacının oğlu, yanında bulunan yolcu destek ... davacının eşi olup tek taraflı yapılan kaza sonucu her ikisinin de vefat ettiği, davacının eşi ve oğlunu kaybetmesi nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği görülmüştür. Araçtaki yolcu ..."in sürücü ..."in babası olduğu görülmektedir. Yakın akrabaların taşınması ahlaki bir ödevin ifası kapsamında olup, belirlenen tazminattan hatır taşıması indirimi yapılamaz. Sürücü ile ölen babası arasındaki bu taşımada hatır taşıması bulunmamasına göre hatır taşıması indirimi yapılmaksızın tazminat belirlenmesi gerekirken belirtilen gerekçe ile eksik tazminata hükmedilmesi isabetli olmamıştır.
1-Kabule göre, Hatır taşıması indirimi Daire uygulamamıza göre %20 olması gerektiği gibi davacı lehine hesaplanan tazminattan, hatır taşıması nedeniyle mahkeme tarafından yapılan indirim sonucu belirlenen tazminat tutarları hüküm altına alınırken, davanın kısmen reddine karar verilerek, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.
..., yasal düzenlemeler gereği, TBK"nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinin gözönüne alınması gerekirken; yazılı olduğu şekilde davalı yararına hatır taşınması nedeniyle yapılan indirimden dolayı reddedilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
2-Davacı vekili dava dilekçesi ile hükmedilecek tazminatlara kaza tarihinden itibaren reeskont faiz işletilmesine karar verilmesini talep etmiş olup mahkemece hükmedilen tazminat yönünden faiz konusunda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.