20. Hukuk Dairesi 2016/12550 E. , 2016/11796 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 8. Tüketici ve ... 10. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
... 8. Tüketici Mahkemesince; davacının ticari maksatla ve kar elde etmek amacıyla hareket ettiğinden tüketici tanımına girmediği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir
... 10. Asliye Hukuk Mahkemesince ise; davacının tüketici, davalının satıcı olup taraflar arasındaki ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca, bu Kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla “Mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemi” kanun kapsamındadır. Kanunun 23/1. maddesi uyarınca, bu Kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
4077 sayılı Kanunun 3. maddesinde tüketici, bir mal veya hizmeti, "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla” edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi; tüketici işlemi ise, "Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlem” olarak tarif edilmiştir.
Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "Ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi, mal veya hizmet alan kişinin ise ticari veya mesleki amaçla hareket "Etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında sözleşme veya hukuki işlem bulunması gerekmektedir.
Somut olayda, davacı vekili özetle müvekkilinin kardeşine, eşine ve babasına araç alabilmek amacıyla davalıya 16/08/2013 tarihinde 60.500,00.-TL, 22/08/2013 tarihinde 36.000,00.-TL ve 18/09/2013 tarihinde 63.750,00.-TL olmak üzere toplam 160.250,00 TL banka havalesi ile ödeme yaptığını, davalı tarafından kendi personellerinin kusurları nedeniyle zarara uğradığını iddia etmesi ile tüm müşterilerini potansiyel dolandırıcı olarak görerek ödemeler yapmadığını, araçları teslim etmemeye başladığını, bunun üzerine müvekkilin sözleşmenin feshi ve bedel iadesi amacıyla icra takibi başlattığını, davalı firmanın icra takibine itirazda bulunduğunu belirterek itirazın iptalini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili ise; davacının 16/08/2013 tarihli 60.500,00.-TL"lik dekontta ".... Araç Karşılığı .... Tic. Ref.", 18/09/2013 tarihli 63.750,00.-TL"lik dekontta "....." şeklinde açıklama bulunduğunu, her iki dekontta da davacının kendi adına yatırdığı bir para söz konusu olmadığını, kendisinden birçok kez talep edilmesine rağmen davacının dekontlarda yer verdiği açıklamalarda refere olarak gösterdiği ".... Tic" ve "...
ile bağlantısına açıklık getirilmediğini, müvekkil şirkette satış temsilcisi olarak çalışan ..."nin 2012 ve 2013 yılında müşterileri ve şirketi dolandırmak sureti ile zarara uğrattığı 09/10/2013 tarihinde tespit edildiğini, 10/10/2013 tarihi itibari ile iş akdine son verildiğini, ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/140150 Haz. dosyasından "Görevi Kötüye Kullanma ve Dolandırıcılık" suçlarından soruşturma başlatıldığını, bu nedenle öncelikle ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/140150 Hz. Dosyasının bekletici mesele yapılmasını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
Davalının, araç satımı alanında faaliyet gösteren şirket, davacının ise araçları kardeşi, eşi ve babası için aldığının iddia etmesine göre kullanmak amacıyla araç satın alan tüketici konumunda olduğu, davacının 3 adet araç satın almış olmasının yatırım amacıyla hareket ettiğinin kabulü için yeterli bulunmadığına göre uyuşmazlık, dava tarihinde yürürlükte olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına girdiğinden, davanın tüketici mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 8. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/12/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.