Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/861 Esas 2013/2695 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/861
Karar No: 2013/2695
Karar Tarihi: 20.02.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/861 Esas 2013/2695 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/861 E.  ,  2013/2695 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Dava dilekçesinde 25.000 TL tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın maddi tazminat yönünden reddi, manevi tazminat yönünden kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının, davalı hastanede 12.02.2007 tarihinde burundan nefes alamama ve burunda eğrilik tanısı ile ameliyat olduğunu, ameliyattan sonra aylarca burun kanaması geçirdiği, burun kıkırdak yapısının bozulduğu ve burnunda çökme oluştuğunu iddia ederek, hatalı ameliyat nedeniyle uğradığı zararına karşılık 5.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davacı ile aralarında vekalet sözleşmesi olduğunu, vekilin istenen sonucu gerçekleştirme yükümlülüğü olmadığını, tedavinin kusurlu yapılmadığını, kusur bile olsa ikinci ameliyatı yaptırmayarak gecikmeden doğan zarardan kendisinin sorumlu olacağını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacının her ne kadar maddi tazminat isteğini ameliyat bedeli olarak ve bu dava için gidip geldiği giderler ve çalışamadığı zamanların tazmini için istemiş ise de, buna dair delillerin dosyada bulunmadığı verilen kesin sürelerde buna yönelik ibraz keyfiyetinin yerine getirmediğinin anlaşıldığı gerekçesi ile maddi tazminat isteğinin reddine, manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile 15.000 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek, takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü, kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde; bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Mahkemece, davanın açıldığı tarih itibariyle, tarafların sosyal ve ekonomik durumları zabıta marifetiyle ve ilgili yerlerden sorulmak suretiyle kanaat oluşturacak nitelikte araştırılmadan 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Mahkemece, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.