11. Hukuk Dairesi 2020/3537 E. , 2021/120 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11.02.2019 tarih ve 2016/458-2019/102 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı şirketin Konya bayiliğini yapan davalı ...’e sözleşme konusu traktörün davacı adına satın alınması amacıyla noterde düzenlenen vekaletnameyi verdiğini, daha sonra dava konusu traktörün zilyetlik ve mülkiyetinin alındığının belirtildiğini, ancak davacının verdiği vekaletnamenin kötüye kullanılarak traktörün 36.129 Euro gibi fahiş bir bedele kiralandığının öğrenildiğini, davacının kiralama iradesinin olmadığını, malın rayiç değerinin ise 20.000.-TL olduğunu, bu bedelin 8.000,- Euro’sunun ödendiğini, geriye sadece 1.000.-TL borçlarının kaldığını belirterek, davalılara sadece 1.000.-TL borcunun olduğuna, başkaca borcunun olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davacı ile davalı şirket arasında 22.10.2007 tarihli finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığını, ancak davacının traktörü teslim aldığı 2008 yılından bu yana kira bedellerini ödemediğini, malın malikinin halen davalı şirket olduğunu, vekaletname içeriği incelendiğinde davacının iddialarının asılsız olduğunun anlaşılacağını, davacının davalı şirketi kendisinin seçtiğini ve istediği traktörün 3. kişiden ekteki fatura karşılığı alındığını, bu nedenle bedelin fahiş olmadığını, davacının halen 31.519,52 Euro borcunun bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının davalı ...’e değil davadışı Selahattin Meriç’e vekaletname verdiği ve vekilin davacı adına davalı şirket ile finansal kiralama sözleşmesini imzaladığı, davalı ...’in sözleşme tarafı ya da vekil olmadığı, davacının sözleşme konusu traktörün bedeli konusunda davalı şirketin kendisini yanılttığını, emsallerine göre daha yüksek bedelden satış yapıldığını iddia ettiği, ancak bu iddiasının finansal kiralama sözleşmelerinin niteliği gereği dinlenemeyeceği, zira aracın fiyatı hususunda finans şirketinin müdahalesinin olmadığı, davalı finans şirketinin, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiği, ispat yükünün davacıda olduğu, davacının ödemeleri aksatmaksızın zamanında yaptığını ispatlayamadığı, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile davacının borçlu olduğunun tespit edildiği, davacı tarafından ödeme yapıldığına ilişkin bir delil sunulmadığı, davacının iradesinin sakatlandığı ve davalı finans şirketinin hileli işlem yaptığına dair iddiaların da ispatlanamadığı, bu nedenle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.