23. Hukuk Dairesi 2011/3869 E. , 2012/2182 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen tapu iptali ve tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacı ..."ın davasının kısmen kabulüne diğer davacıların davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekili ve davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili asıl ve birleşen davalarda, davalı kooperatifin yönetim kurulu kararı ile müvekkillerinin üyeliğe kabul edilerek, davaya konu dükkanların tahsis edildiğini, bu kararın genel kurul tarafından da benimsendiğini, ancak dükkanların tapularının davalı kooperatif ve birleşen dava davalıları adına tescil edildiğini ileri sürerek, davaya konu dükkanların davalılar adına olan tapularının iptali ile müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, dükkanların tahsis iddiasına ilişkin yönetim kurulu kararının genel kurul tarafından yetki verilmeden alındığını, bu nedenle yok hükmünde olduğunu savunarak, davaların reddine karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım birleşen dava davalıları vekili, dükkanların tahsis iddiasına ilişkin yönetim kurulu kararının genel kurul tarafından yetki verilmeden alındığını, söz konusu kararın sahte
olduğunu, genel kurul tarafından verilen bir icazetin olmadığını, dava devam ederken 2008 tarihli genel kurulda söz konusu yönetim kurulu kararının iptal edildiğini, davacıların üye olmadıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen dava davalısı ..., davacı ...’ın talebine konu dükkanın kendisi de dahil olmak üzere on iki üye adına tescili işleminin hatalı olduğunu, dükkanın adı geçen davacıya tahsis edildiğini belirtmiştir.
Diğer davalılar ... ve ... davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu dükkanların yönetim kurulu kararı ile davacılara tahsis edildiği, sonrasında yapılan genel kurullarda söz konusu tahsisle ilgili işlemlerin yapılması için yönetim kuruluna yetki verildiği, tahsise konu yönetim kurulu kararında her hangi bir sahtelik olmadığının asliye ceza mahkemesinden verilmiş kesinleşen beraat kararı ile tespit edildiği, dava devam ederken alınmış olan genel kurul kararı ile ilgili yönetim kurulu kararlarının iptal edilmesinin dikkate alınamayacağı, asıl davada davacı ...’ın talebine konu dükkanın kooperatif adına kayıtlı olmayıp birleşen dava davalıları adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle, asıl davada davacı ...’ın talebinin ve birleşen davaların kabulü ile, dükkanların davalılar adına olan tapularının iptali ile davacılar adına tesciline, asıl davada davacı ...’ın davalı kooperatif hakkındaki davasının pasif husumet nedeniyle reddine, diğer davalılar hakkındaki davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı kooperatif vekili ve birleşen dava davalıları... ve arkadaşları vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Dava, tahsis iddiasına dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Kooperatif ortaklığı kooperatif yetkili organlarının bu hususta alacağı açık bir kararla gerçekleşebileceği gibi ilgili kişi ile bu konuda yazışmalar yapması, onu genel kurullara davet etmesi, ödemeleri kabul etmesi, konut tahsis veya teslim etmesi, hazirun cetvellerinde yer alması ve kooperatif olanaklarından yararlanması gibi zımni şekilde de gerçekleşebilir.
Davaya konu bağımsız dükkanların tapu iptal tescil talebinin kabul edilebilmesi için öncelikle dava konusu edilen dükkanlar için davacıların üstün hak sahibi olmaları ve dava tarihi itibariyle üyelikten kaynaklanan hiçbir borçlarının bulunmaması gerekir. Kooperatif hukukuna göre; üyelik belirli dönemlerde aidat ödemek yoluyla olabileceği gibi sabit-peşin ödeme yapmak suretiyle de olabilir. Ancak peşin ödemeli üyelik, bu konuda açıkça alınmış bir genel kurul kararının varlığı halinde mümkün olabilir. Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumda olduklarından, bu ilkenin dışına çıkılmak istendiği takdirde, bu hususun genel kurulun tartışmasına açıkça sunulması veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça benimsemiş olması gerekmektedir. Şayet, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın, ( devam eden inşaatların finansmanına katılımı için ) üyelik aidat yükümlülüğünün devam edeceği şüphesizdir.
Mahkemece asıl davanın davacı ... ve birleşen davalar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınmış olan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Bu itibarla, mahkemece bilirkişi incelemesine esas olmak üzere kooperatifin defter, kayıt, belgeleri, genel kurul ve yönetim kurulu kararları üzerinde
kooperatif konusunda bir uzmanın da dahil olduğu bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yapılarak, asıl ve birleşen dava davacılarının açık ya da zımni bir şekilde kooperatife üye olarak kabul edilip edilmedikleri, üyeliklerinin niteliği, kooperatife aidat borçlarının bulunup bulunmadığı, tapu maliki olan davalılara tahsis edilmiş olan dükkanların tahsis dayanağının ne olduğu, birleşen ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/423 E., 2007/378 K. sayılı dava davacısı ...’ın ya da davalıların hangisinin üstün hak sahibi olduğu tespit edilerek, davacıların üye olduklarının anlaşılması halinde, dava tarihi itibariyle davalı kooperatife karşı tüm edimlerini yerine getirmeleri şartıyla tapu iptal ve tescil talebinde bulunabilecekleri hususu göz önünde tutularak oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı kooperatif ve birleşen dava davalılarının diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı kooperatif ve bir kısım birleşen dava davalıları..., ..., ..., ..., ..., ...,.., ... ve ... yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.