Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/69
Karar No: 2012/2163
Karar Tarihi: 20.03.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/69 Esas 2012/2163 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/69 E.  ,  2012/2163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki üyelik tespiti, müdahalenin men"i, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatif tarafından inşa edilen A blok 1 numaralı işevi için yönetim kurulu kararıyla kooperatife peşin ödemeli ortak olarak alındığını, bedeli peşin ödediğini, işevinin tamamlanmış haliyle teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin kooperatifin ortağı olduğunun tespitine, diğer ortakların varsa işevi üzerindeki müdahalelerinin önlenmesine, aksi halde rayiç değeri karşılığı şimdilik 5.600,00 TL" nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile müvekkili kooperatif arasında geçerli bir sözleşme bulunmadığını, davacının ödemelerinin kooperatif kayıt ve defterlerinde görünmediğini, önceki yönetim kurulunun yaptığı usulsüzlükler nedeniyle yargılandıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının, davalı kooperatifin ortağı olduğu, dava konusu A blok 1 numaralı işevinin davacıya ait olduğu, mahkemece yapılan keşifte davacı tarafından farklı bir daire gösterilmesine rağmen davalı kooperatife benzer iddialarla çok sayıda dava açıldığından davacının yer gösterimiyle yapılacak tespitin sağlıklı olmayacağından kooperatif kayıtlarına itibar edilerek davacının dairesinin belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile A blok zemin kat 1 numaralı dairenin ferdileşme işlemleri sırasında davacı adına tahsisi ile tapuya tesciline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı kooperatif vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava, ortaklığın tespiti, ortak alan olan A blok 1 numaralı yere vaki müdahalelerin önlenmesi, olmadığı takdirde dairenin rayiç değerinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı, davalı kooperatif yönetim kurulu kararıyla ortaklığa alınarak ortak alan niteliğindeki işevi olarak kullanılan yer davacıya tahsis edildiğinden davacının ortak olduğunun kabulü gerekir. Ancak, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumda olup yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça ya da zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de, kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın
    sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe ya da benimsemedikçe 1163 sayılı Yasa"nın 23. maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçalı konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz. O halde mahkemece, davacının peşin ortaklığa alınmasına ilişkin geçerli bir genel kurul kararı bulunup bulunmadığı belirlenerek, geçerli bir peşin ortaklık varsa, davacının inşaat finansman giderlerinden sorumlu olmadığı bunun dışındaki yukarıda belirtilen giderlerden sorumlu olduğu, davacının peşin ödemeli ortak olmadığının anlaşılması halinde ise diğer ortaklar gibi genel kurul kararlarıyla belirlenen aidatları ödemekle yükümlü olduğu düşünülerek davacının ortaklık statüsüne göre kooperatife karşı olan yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği belirlenmeden karar verilmesi doğru değildir.
    2- Dairemize intikal dosyalardan davalı kooperatife yönelik benzer iddialarla çok sayıda dava açıldığı, davalı kooperatif yönetim kurulu üyelerinin bir çok ortağın şikayeti nedeniyle ... Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandıkları anlaşılmaktadır. İncelenen dosyalardan, yönetim kurulunca bazı dairelerin birden fazla ortağa tahsis edildiği, kooperatifle arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi hükümlerine göre arsa sahiplerine bırakılan dairelerin dahi birden fazla kişiye tahsis edildiği anlaşıldığından sadece dava konusu dairenin incelenerek sağlıklı bir sonuca varılması mümkün değildir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmiş ise de bilirkişi incelemesi hüküm kurumak için yeterli olmadığından mahkemece konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak, kooperatifin tüm belgeleri, defterleri, genel kurul tutanakları, ortakların ödeme belgeleri, kur’a tutanakları, kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve tahsise ilişkin tüm belgeler getirtilmeli, kooperatife benzer iddialarla yöneltilen tüm dosyalar ve ağır ceza mahkemesi dosyası göz önünde bulundurularak kooperatifçe inşa edilen dairelerden hangi dairenin, hangi ortağa tahsis edildiğinin ve davacının ödemelerinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde denetime ve keşfi izlemeye olanak veren bilirkişi raporuyla belirlenmelidir.
    3- Konut yapı kooperatifleri aidat ödeme yükümlüğünü yerine getiren ortaklarına kullanılabilir durumdaki bir konutu tahsisle yükümlüdür. Kooperatif anasözleşmesinin 62. maddesi uyarınca, konutlar maliyet bedelleri kesinleştikten sonra ortaklar veya temsilcilerinin katılımıyla noter önünde çekilecek kur"a ile dağıtılır. Konutların anasözleşmenin 59/2. maddesine göre ortaklara dağıtılması halinde kur’aya başvurulmaz. Bu durumda, bir konutun ortağa tahsis edildiğinden söz edilebilmesi için ya kur’a sonucu konutun tahsis edilmiş olması veya konutların genel kurulca belirlenecek esaslar dahilinde ortaklara dağıtılmış olması ve genel kurulun bu dağıtımı açık veya zımni olarak onaylaması gerekir. Anlatılan ilkeler dışında, yönetim kurulu genel kurulun karar veya onayı olmaksızın bir dairenin tahsisine karar veremez. Dava konusu yer, bağımsız bölüm niteliğinde olmayan, tüm ortakların kullanabileceği ortak yerlerden olup tapuya tescili mümkün olmadığından bu nitelikteki bir yerin ortağa tahsisi mümkün değildir.Bu nedenle, davalı kooperatifçe davacıya başka bir konut tahsis edilip edilmediği, edilmemişse kooperatifin elinde tahsis edilecek konut bulunup bulunmadığı kuşkuya yer vermeyecek şekilde bilirkişi incelemesi ile belirlenmelidir. Davacıya konut tahsis edildiğinin anlaşılması halinde , davacının tapu iptali istemediği göz önüne alınarak ortaklığın tespiti, men’i müdahale ve teslim istemleri konusunda karar verilmekle yetinilmelidir.
    Davacıya daire tahsis edilmediği ve kooperatifin elinde tahsis edilecek daire bulunmadığının anlaşılması halinde ise, davacının daire karşılığı tazminat isteminde bulunduğu göz önüne alınarak, daire tahsisi mümkün olmayan ortağa verilecek tazminatın hesaplanmasına ilişkin Dairemizin 20.10.2011 tarih 2011/956 Esas ve 2011/1185 Karar sayılı ilamıyla benimsenen formüle göre hesaplama yapılarak karar verilmelidir.
    4- Kabule göre de, davacının ortaklık tespiti ve ıslahla dava konusu dairenin teslimini istediği halde istem aşılarak HMUK’nun 74 ve HMK’nun 26. maddesine aykırı şekilde tahsis ve tescil kararı verilmesi de doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1), (2), (3), numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi