4. Hukuk Dairesi 2011/999 E. , 2012/3027 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/10/2008 ve 27/08/2009 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu ölüm ve yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne dair verilen 11/10/2010 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacılar ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 28/02/2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre
aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince:
Dava, trafik kazası sonucu ölüm ve yaralanma nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacılardan ... ve ... tarafından temyiz olunmuştur.
Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu trafik kazası 14.09.2008 günü meydana gelmiştir. Bu kaza sonucu davacılardan ... ağır derecede yaralanmış, eşi Fatma yaşamını yitirmiştir. Davalının tam kusurlu olduğu saptanmıştır. Davacılardan ..., eşinin ölümü ile birlikte kendisinin de ağır derecede yaralanması nedeniyle manevi tazminat istemiş, diğer davacı ... da, annesinin ölümü ve babasının ağır derecede yaralanması nedeniyle manevi tazminat istemiştir. Yerel mahkemece, davacıların manevi tazminat istemlerinin bir bölümü kabul edilmiş ve davacılar yararına 7.500,00"er TL manevi tazminata karar verilmiştir.
Dava konusu olayın yukarıda açıklanan gelişim biçimi, davalının tam kusurlu olması, davacıların ölene olan yakınlık dereceleri, olay günü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına takdir olunan manevi tazminat miktarları azdır. Yerel mahkemece davacılardan Yener Öztaşkın ve ... yararına daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davacılardan ... ve ... yararına BOZULMASINA; davacıların öteki temyiz itirazların ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılar yararına takdir olunan 900.00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.