Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1448 Esas 2020/2631 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1448
Karar No: 2020/2631
Karar Tarihi: 07.09.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1448 Esas 2020/2631 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı ile imzaladığı hizmet sözleşmesine dayalı hizmetin ifası için işçi işe aldığını, ancak davalının sözleşmeyi öncesinde feshettiği gibi işçilerin çıkışını vermesi nedeniyle toplamda 74.968,77 TL kıdem ve ihbar tazminatı ödemesine sebebiyet verdiğini ileri sürerek maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davacının talep şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz edilen kararın ise usul ve kanuna uygun bulunduğu ve temyiz itirazlarının reddedildiği belirtilmiştir. Kararda, BK 437. maddesi üzerinde durulmamıştır.
23. Hukuk Dairesi         2019/1448 E.  ,  2020/2631 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... ile imzaladığı hizmet sözleşmesine dayalı hizmetin ifası için 150 işçi işe aldığını, ancak idarenin süresinden önce sözleşmeyi fesh ettiği gibi öncesinde de işçilerin parça parça çıkışını vermesi nedeniyle müvekkilinin toplamda 74.968,77 TL kıdem ve ihbar tazminatı ödemesine sebebiyet verdiğini, bir kısım işçilerinde müvekkili aleyhine açtığı davaların devam ettiğini, davalı sözleşmeyi haklı nedenle fesih etmediğinden ve sözleşme hükümlerine aykırı işlem tesis ettiğinden BK 437. madde gereğince müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı ihbar ve kıdem tazminatlarını müvekkiline ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ihtarnamenin tebellüğ tarihi itibari ile işleyecek faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, hizmet alım sözleşmesinin keşif bedeli tamamlandığı için 4734 sayılı Kanun"un hükümleri gereğince sözleşmenin sonlandırıldığını, davacı tarafın kıdem tazminatı ödediği iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 05.10.2017 tarihli, 2016/29999 Esas, 2017/9223 Karar sayılı ilamı ile mahkemece, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla davanın esasına girilerek karar verilmiş olması hatalı olduğu gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozmaya uyularak davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılmış, yargılama sonucunda davacının maddi tazminat talebine dayanak icra takiplerinde dava tarihi itibariyle davacının herhangi bir ödemesi bulunmadığı, ayrıca takip dosyaları dışında ödeme yapıldığına dair iddianın ispatı için herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığından davacının maddi tazminat talep şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.