Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5247
Karar No: 2016/316
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/5247 Esas 2016/316 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2015/5247 E.  ,  2016/316 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
    Dava Türü : Alacak

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacı davalının ... barajında 18/01/2010 tarihinden 04/10/2010 tarihine kadar şoför olarak çalıştığını, bu tarihten sonra .... barajında aynı görev ile çalıştığını, 17/02/2011 tarihinde 20 günlük izine çıktığını, iznini kullanırken 28/02/2011 tarihinde iş akdinin davalı tarafından feshedildiğini, iş akdinin feshi tarihi itibariyle 3 gün yıllık izin ve 17 gün hafta tatili alacağı bulunduğunu, alacağının tahsili amacıyla .... Noterliğinin 11/04/2011 tarihinde ihtarname keşide ederek ücretlerinin ve fazla mesai alacakları ile sigorta primlerinin ödenmesini talep ettiğini, göndermiş olduğu ihtarname sonrasında davalı tarafından .... Noterliğinin 27/04/2011 tarih ve 12318 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verilerek 3.797,00 TL ödeme yapıldığını beyanla kıdem, ihbar, yıllık ücretli izin, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Davacı 3 günlük yıllık izin hakkı olduğunu iddia etmiş, davalı ise davacının yıllık izinlerinin kullandırıldığını ancak fesih sonrasında 14 günlük yıllık izin ücreti karşılığında sehven 654,73 TL ödendiğini ve davacının yıllık izin ücreti alacağının bulunmadığını savunmuştur.
    Dosyaya davalı tarafından yıllık izin cetveli sunulmamış ancak davacının 16.02.2011-09.03.2011 tarihleri arasında izinli olduğunu gösteren imzalı yıllık izin formu sunulmuştur. Ayrıca davalı tarafından sunulan imzasız ibranamede 1845.32 TL kıdem tazminatı, 1309.46 TL ihbar tazminatı ve 654,73 TL yıllık izin ücreti hesaplaması yapılmış. 25.04.2011 tarihli ... Bankasına ait dekont ile kıdem, ihbar ve yıllık izin açıklamasıyla toplam 3809,00 TL ödeme yapılmıştır. Bu ödeme davacı tarafından da kabul edilmiş, Denizbank Bankası tarafından gönderilen maaş hesabı dökümlerinden de davalı tarafından bu ödemenin yapıldığı doğrulanmıştır.
    Mahkemece hükme esas alınan 15.04.2013 tarihli bilirkişi Süleyman Zeybek tarafından düzenlenen raporda davacının 1 yıllık hizmet süresinin ve 14 gün yıllık izin hakkının bulunduğu, yıllık izin talep formundan ve dosya kapsamından davacının 16.02.2011 tarihinden fesih tarihi olan 28/02/2011 tarihine kadar 11 işgünü yıllık izin kullandığı kabul edilerek davacının kullandırılmayan 3 günlük yıllık izin ücreti olarak brüt 174.61 TL ve net 125.17 TL alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
    Somut olayda davacının kıdem ve ihbar tazminatı hesabı yapılırken sunulan ibraname ve 25.04.2011 tarihli Denizbank Bankasına ait dekont ile ödendiği anlaşılan 1845.32 TL kıdem tazminatı, 1309.46 TL ihbar tazminatı davacının hak kazandığı tazminatlardan mahsup edilirken yıllık izin ücret alacağı bakımından davalı tarafından davacının banka hesabına yatırılarak ödenen 654,73 TL‘nin hesaplanan yıllık izin alacağından mahsup edilmeyerek talebin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    3- Taraflar arasında yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Yargılama giderlerinin aleyhine hüküm kurulan taraftan alınacağı, her iki tarafında kısmen haklı çıkmaları durumunda yargılama giderlerinin mahkemece haklılık oranında taraflar arasında bölüştürüleceği HMK"nun 326.maddesinde düzenlenmiştir.
    Davacı dava dilekçesinde ödenmeyen 10.000 TL fazla mesai, 50,00 TL kıdem tazminatı 50,00 TL ihbar tazminatı 50,00 TL ulusal bayram genel tatil ücreti 50,00 TL yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacı vekili 07.05.2013 tarihli duruşmada ise dava dilekçesinde belirtmiş oldukları dava değerini artırarak kıdem tazminatı talebini 393,54 TL"ye, ihbar tazminatı talebini 283,83 TL"ye, yıllık ücretli izin alacağı talebini 125,17 TL"ye, ulusal bayram ve genel tatil alacağı talebini 58,41 TL"ye çıkardığını beyan etmiştir.
    Mahkeme ise davacı tarafça yapılan 248,56 TL ilk harçlar ile 772,50 TL posta ve bilirkişi ücretinden ibaret toplam 1.021,06 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.
    Somut olayda davacı tarafından yapılan toplam harç giderinin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiş olması doğrudur. Ancak diğer yargılama giderleri yönünden davanın kısmen kabul ve kısmen reddedildiği hususu gözetilerek yargılama sırasında yapılan giderlerin taraflardan kabul ve red oranına göre ve denetime elverişli bir şekilde hesaplanarak alınması gerekirken yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi