Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7612
Karar No: 2016/11731
Karar Tarihi: 05.12.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/7612 Esas 2016/11731 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/7612 E.  ,  2016/11731 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : .... Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalı H.. H.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    1958 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında ..... köyünde bulunan 39 parsel sayılı 3030 m², 30 parsel sayılı 3740 m², 141 parsel sayılı 2900 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, tarla niteliği ile H.. H.. adına tesbit ve tescil edilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastrosunda; 39 parsel, 3323 ada 1 parsel numarası verilerek, 3005,17 m² yüzölçümü, 30 parsel, 3324 ada 1 parsel numarası verilerek, 3702,67 m² yüzölçümü, 141 parsel, 3327 ada 1 parsel numarası verilerek, 2861,88 m² yüzölçümü ile tesbiti yapılarak, 21.11.2011 - 21.12.2011 tarihleri arasında askı ilânına çıkarılmıştır.
    Davacı Orman Yönetimi vekili 21.12.2011 tarihli dava dilekçesi ile; H.. H..yi hasım göstererek kadastro mahkemesine açtığı davada, .... ..., ... Mahallesinde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan kadastro yenileme çalışmalarında; 3323 ada 1, 3324 ada 1 ve 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tamamının orman olmasına rağmen, tarla olarak tesbit gördüğünü, taşınmazın bu nedenle yapılan tesbitinin iptali ile taşınmazın tamamının orman vasfıyla H.. H.. adına tesbit ve tescilini istemiştir.
    ..... Kadastro Mahkemesince, "uyuşmazlığın mülkiyet hakkına ilişkin olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise "dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede 6831 sayılı orman kadastrosu ve 2/B çalışma çalışmalarının yapılarak, 22.02.2013 yılında ilan edildiği dolayısıyla talebin orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarına itiraza ilişkin olduğu” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    .... Kadastro Mahkemesince orman kadastrosuna itiraza yönelik dava elde tutularak 22.04.2014 tarihli celsede davacı Orman Yönetiminin dava konusu taşınmazların orman olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemi yönünden dosyanın tefriki ile yeni esasa kaydedilmesine karar verilerek mahkemenin 2014/32 Esasına kaydedilerek iki mahkeme arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosya Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 24.11.2014 tarih ve 2014/16065 E. - 2014/16740 K. sayılı ilâmı ile .... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi yargı yeri olarak belirlenmiştir.
    .... Kadastro Mahkemesince; 1)Davacı Orman Yönetimi tarafından ... ..., .... mahallesi 3323 ada 1, 3324 ada 1 ve 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan yenileme kadastrosuna itiraz davasının reddine; 3323 ada 1, 3324 ada 1 ve 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazların 22/2-a uygulama tutanaklarının tespit gibi tapuya kayıt ve tescillerine;
    2) Davacı Orman Yönetimi tarafından ...., ..., .... mahallesi 3323 ada 1, 3324 ada 1 ve 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan orman kadastrosuna itiraz ve 2/B çalışmalarına itiraz davasının kısmen kabulü ile; 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden fen bilirkişisi ile orman bilirkişileri tarafından hazırlanan raporda (A) harfi ile gösterilen gösterilen 259,62 m² miktarındaki kısmın orman olduğunun tespitine ve 73 nolu orman Kadastro Komisyon Başkanlığının orman sınırları dışına çıkarılma işleminin iptaline ve orman sınırları içerisine alınmasına, (B) harfi ile gösterilen 2602,26 m² miktarındaki kısmın orman olmadığının tespitine ve 73 nolu Orman Kadastro Komisyon Başkanlığının orman sınırları dışına çıkarılma işlemi doğrultusunda orman sınırları dışında bırakılmasına,
    3324 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman olmadığının tespitine ve 73 nolu Orman Kadastro Komisyon Başkanlığının Orman sınırları dışına çıkarılma işlemi doğrultusunda orman sınırları dışında bırakılmasına,
    3323 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman olduğunun tespitine ve 73 nolu Orman Kadastro Komisyon Başkanlığının orman sınırları dışına çıkarılma işleminin iptaline ve orman sınırları içerisine alınmasına karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve davalı H.. H.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastrosuna itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 20/05/2011 tarihinde ilân edilen 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması, 1958 tarihinde kesinleşmiş genel arazi kadastrosu ile 21.11.2011 - 21.12.2011 tarihleri arasında ilân edilen 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan düzeltme çalışmaları, 23.03.2013 tarihinde kesinleşmiş 6831 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastro çalışmaları vardır.
    1) Davacı Orman Yönetiminin 3324 ada 1 sayılı parsele, H.. H..nin 3323 ada 1 parselin tamamı ile 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazları yönünden;
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından 3323 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılan, 3324 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2) Orman Yönetiminin 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece, Orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 11/07/2013 tarihli rapora göre dava konusu taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlerinin orman sınırları dışında kalan yerlerden oldukları, (A) harfleri ile gösterilen bölümün orman sayılan yerlerden, (B) harfi ile gösterilen bölümün orman sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, özellikle keşif sonucu orman ve fen bilirkişiler tarafından resmî belgelere dayalı olarak düzenlenen bilirkişi raporu ve paftasındaki konumuna ve değerlendirildiğinde (B) harfleri ile gösterilen bölümün dört tarafının orman parselleri ile çevrili olup, orman içi açıklık durumunda olduğu anlaşılmaktadır.
    6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli Orman Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no"lu Orman Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli Orman Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
    6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
    6831 sayılı Kanun, madde: 17/1-2
    Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.
    Devlet Ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
    Yasa metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır.
    Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılması gerekir.
    Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazların memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 808/1039, 08.02.1999 gün ve 1999/7-22-43, 13.10.1999 gün ve 1999/8-689 - 822, 03.04.2002 gün ve 2002/8-230-261 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
    Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
    Ayrıca; orman içi açıklık ve boşluklar ile orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği orman sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
    Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı Orman Yönetiminin 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik talebinin de kabulü gerekirken, bu bölümün özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın reddi yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, davacı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetiminin 3324 ada 1 sayılı parsele, H.. H..nin 3323 ada 1 sayılı parselin tamamı ile 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince H.. H..den harç alınmasına yer olmadığına,

    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetiminin 3327 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 05/12/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi