Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/23932 Esas 2016/1663 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23932
Karar No: 2016/1663
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/23932 Esas 2016/1663 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/23932 E.  ,  2016/1663 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    28.06.2006 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle açılan bu davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunun 26. maddesidir.
    Somut olayda; davalı ...."nin mermer fabrikasının raylı vinç çalışma sahasında mermer kesme makinesinde çalışan sigortalı ..."ın olay günü olan 28.06.2006 tarihinde gece vardiyasında saat 02:45 sıralarında mermer kesme makinesinde mermerin bitmesi üzerine kendi başına vinçten 8 tonluk mermer bloku yükleyip, mermer kızak üzerine indirmeye çalışırken meydana gelen salınım sonucu yan tartfa 3 sıra halinde olan mermer bloklardan en üstüne çarpması ve en üst mermer bloğununun sigortalı üzerine düşmesi üzerine sigortalınını hayatını kaybettiği, mahkemece, davalı şirketi %70, davalı şirketin kusuru içerisinde ceza dosyasında mahkumiyet alan davalı ..."yu %5, sigortalıyı %30 kusur izafe edilen kusur raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verildiği, davalı ... hakkında yürütülen kamu davasına ilişkin kesinleşen ceza dosyasında, dava dışı davalı şirkette vardiya sorumlusu ... hakkında taksirle öldürme sucundan suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, mahkemece, dava dışı ... hakkında ceza dosyası olup olmadığı ve sonucu araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hakimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof Dr. Kemal Gözler, “Res Judicata’nın Türkçesi Üzerine”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61 ) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır.
    Diğer taraftan, ceza davasında kusurlu bulunarak mahkum olanlara, zararlandırıcı sigorta olayının meydana gelmesinde az da olsa bir miktar kusur verilmesi zorunludur.
    Mahkemece, hakkında suç duyurusunda bulunulan dava dışı vardiya sorumlusu ... hakkındaki ceza davası dosyası araştırılıp, celbedilerek, sonucuna göre ... ile iş kazasının vuku bulduğu iş kolunda uzman bilirkişi heyetinden yeniden kusur raporu alınarak varılacak sonuca karar verilmelidir.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hükmü temyiz etmeyen davalılar yönünden davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hak durumu da gözetilerek karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.