15. Hukuk Dairesi 2020/312 E. , 2020/3098 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davacı, ayıp nedeniyle oluşan zararlarının giderim bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın “Hukuki Dinlenme Hakkı” başlığını taşıyan 27. maddesinde “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; a)Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b)Açıklama ve ispat hakkını, c)Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” şeklinde belirtilmiştir. Anayasa"nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenme hakkı; tarafların usulüne uygun şekilde duruşmalara davet edilmelerini ve yargılama aşamalarında taraflara söz hakkı tanınmak suretiyle yargılama yapılmasını ve hüküm tesis edilmesini zorunlu kılar.
Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece 06.04.2017 tarihli 2 nolu celsede, ... Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılıp dava konusu vincin incelenmesi için keşif yapılarak dava konusu iddiaların değerlendirilmesi ve özellikle kullanım hataları, kapasite aşımı, servis kontrollerinin yapılıp yapılmadığı, meydana gelen ayıpların gizli ya da açık ayıp olup olmadığı, teslim tarihi ile tespit tarihi arasında geçen dönem içerisinde kullanımdan kaynaklı emniyet valflerinde oynama olup olmadığı hususlarının ayrı ayrı tespit edilmesi talep edilmiştir. Talimat ile yapılan keşif sonunda hazırlanan 02.11.2017 tarihli teknik rapora karşı davalı vekili 05.02.2018 havale tarihli dilekçesi ile itiraz ederek keşfin HMK 288. maddesine uygun yapılmadığı, keşif gününün
kendilerine bildirilmediği, yokluklarında yapılan keşif üzerine alınan raporun hükme esas alınamayacağını belirterek yeniden keşif yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece de 10.04.2018 tarihli 6 nolu celsede itiraz kabul edilerek yeniden keşif yapılması için ... Asliye Hukuk Mahkemesi’ne, taraflara da keşif günü bildirilecek şekilde, talimat yazılmasına karar verilmiştir. Talimat üzerine ise ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce vincin tamir için Konya iline servise gönderildiği gerekçesi ile keşif yapılamadığından bahisle talimat evrakları bila ikmal iade edilmiş, bunun üzerine mahkemece 13.11.2018 tarihli celsede yeniden keşif yapılarak rapor alınmasına yönelik ara kararın oluşturulmuş, bir sonraki celse de ise keşif ara kararı yerine getirilmemesine ve ara karardan dönülmemesine rağmen bir sonraki celsenin sözlü yargılama yapılacağı ihtar edilmiş, sonraki celsede ise kazanç kaybına ilişkin rapor alınmasına yönelik ara kararın oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
Dosya safahati dikkate alındığında; ilk keşfe davalının katılamaması nedeniyle yeniden keşif kararı alınmasına rağmen bu ara karar icra edilmeden esas hakkında karar verilmesi ile davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği gibi, hakimin tarafların gösterdiği delilleri usulüne uygun olarak toplama ve değerlendirmeye ilişkin usul kurallarına da uyulmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken iş, tarafların gösterdiği delilleri usulüne uygun olarak toplamak, davacı ayıplı ifa iddiasında bulunduğuna göre makineyi hazır etme yükümlülüğü de ona ait olduğundan gereğinin yerine getirilmesi için uygun bir süre verilip, kurulan keşif ara kararı yerine getirilmek ve neticesine göre karar verilmekten ibaretken davalının hukuki dinlenilme hakkı ihlâl edilerek mevcut şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.